30 Ekim 2019 Çarşamba

İlelebet Cumhuriyet - 29.10.2019


"Bayram Gibi Bayram", dünü size öncelikle bu üç kelimeyle anlatabilirim! :) Sonrasını da anlatacağım tabii, benim için sıradanlıktan uzak bir bayram günü oldu çünkü ve "iyi ki" dediğim hiç unutamayacağım cinstendi...


Gemlik de Cumhuriyet Bayramımızı coşkuyla kutlayan kesimdendi ki, Türkiye dün sabahtan akşama dek cıvıl cıvıl ve oturup izlenesi idi şükür... 29.10.2019; Biz Gemlik'te öğlene doğru tüm sokaklardaki megafonlardan, Atatürk'ün 29 Ekim 1923 tarihinde Cumhuriyeti ilan ederken okuduğu bildiriyle başladık günümüze... Bu çok gurur veren ve göz dolduran bir ayrıntı idi ki, Gemlik Belediyesine ve belediye başkanımız Mehmet Uğur Sertaslan'a teşekkür ediyorum; gurur dolu, eski bayram coşkularımızı getirdi bizlere... :)

Sabah kahvaltısı yaparken, Gemlik'in bayram programını takip ediyordum bir yandan; annem ve babama da gösterirken, "gitmek isteyip istemediğimi sordular tekrar." Annem hasta olduğu için gitmeyi kendim için de iptal etmiştim ki, onlar sorunca bir plan yapabileceğim ve bu coşkuyu bahane edebileceğim geldi aklıma. Lisedeki sınıf arkadaşım Hatice'ye yazdım hemen, hal hatır sorduktan sonra planı olup olmadığını sordum. Sağolsun ki canım, evden çıkmaya niyeti yokken benim için dışarı çıktı dün... :)

Hatice'den sonra daha bir bayram coşkusu ile doldu içim, ne yalan söyleyeyim; yıllar sonra dışarı çıkabilecek olmak, üstelik öyle böyle bir denk geldiği için değil "plan program yaparak, benim için büyük olaydı... Haticemden sonra, bizim kızlarla da görüştük sonra; akşama onlar da iş çıkışında katılabileceklerini bildirince, bayram gibi bayram oldu benim için... (:

Uzun zaman sonra bir toplanma, bir buluşma havasında gün geçirmemiştim. O sebeple 4'ten sonra içime sindire sindire hazırlandım. Hazırlandım dediğim de; yanıma alacağım çantamı belirledim, ne giysem düşündüm ve de kendime küpe ile fular seçtim işte... Soğuk olacağını tahmin etti isem de, olabildiğince rahat giydim. Yanıma şal almayı da, yüzüme soğuğa karşı koruyabilecek bir krem sürmeyi de elbette ihmal etmemiştim; ama ona rağmen akşam eve döndüğümde, hissetmediğim şekilde üşüdüğümü gördüm...

Saat 18.00'dan sonra sahilde buluştuk Hatice ile babam akülü sandalyemi kurup beni bıraktığından sonra; o pazar dizmeye gitti, ben Haticemle buluşacağımız yere. Derken önce buluştuk, sonra konser alanına kadar ilerledik, derken çay bahçesinde yer bile bulmak zorken; Haticecim arkadaşına rica etti, yer de bulup oturabildik. :) Bir saat kadar yalnız, sonrasında da bizim kızlarla idik. Önce Melikem geldi, sonra Damla ile eşi Murat ve en son da Melike'nin erkek arkadaşı Halit... 

Görsel şölenleriyle, Koray Avcı ve öncesinde sahne alan Anıl Can'ın performanslarıyla tam yerinde bir akşam geçirdik! Saat 22.30'a kadar iskelede idik, sonra Haticeyle ben babamın bizi alacağı yere, diğerleri de evlerine dağıldı; derken o beklenmedik anda karar verilen ve kalbimde zihnimde çok güzel anılar bırakan akşam bitti!


Ben arkadaşlarımın her birine teşekkür ediyorum ki, unutulmaz bir akşam yaşadım onlarla; devamının olmasını istediğimiz, benim adıma çok sevindiklerini bildiğim... :) Öte yandan Cumhuriyet Bayramında böyle bir fırsata erişmek de olağanüstüydü, içimde bir cumhuriyet alanı var hala sanki. Abartmıyorum bu arada! Anne ve babamın desteklemesiyle başlamış olan cesaret göstergesi bu da benim için... Varlıklarına şükür, onlar yapabileceğimi ve yapmamın gerekliliğini hissettiğim anlardaki desteklerini esirgeselerdi benden; yapamazdım inanın ki! :) Allahım başımdan eksik etmesin onları... 

Sonra gerçekten bunaldığımı ve değişikliğe ihtiyacım olduğunu hissettiğim şu zaman diliminde, aradığımda geri dönüş yapan arkadaşlarıma dostlarıma şükürler olsun; varlıkları hep sürsün dilerim, birlikteliklerimiz hep böyle candan ve kaldığı yerden devam edebilen cinsten olsun. Çünkü insanın, her defasında aynı düzeni sürdüremediği hayat uğraşında kaldığı yerden ve bir araya geldikçe üzerine de eklemeyi bilerek devam edebildiği arkadaşlarının olması büyük şansmış meğerse... :)

Haticeme planıma dahil olduğu için ve içtenlikle bana eşlik ettiği bayramımı bayram kıldığı ve yeni sürecimde beni yalnız bırakmadığı için; Damlam ve Melikeme de bu güzelliğime eşlik ettikleri ve yine yeni bir süreçte destekçim olmayı sürdürdükleri için iyi ki varlar demek istiyorum... Ülkecek nice güzel, "bayram gibi bayramlara" coşkuyla erişelim! Dün yazılan en güzel söz şuydu benim için bu arada internette;

"Milli bayramlarını kutlamayan milletler, dini bayramlarını da kutlayamazlar."

Bence de öyle işte... Değerlerimize sahip çıkmazsak, bizden de dinimizi ve düşüncelerimizi istediğimiz gibi yaşamamız da mümkün olmaz zira... 
Yaşasın Cumhuriyet, İlelebet Cumhuriyet... =)

Sevgilerimle...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...