Beklenen gün geldi, yolculuk ile başlıyoruz hayırlısıyla bugün 2014 yaz tatiline. :) Sağlık sıhhat ve mutluluk ile hepimizin tatillerini güzel ve mutlu şekilde geçirip, evlerine geri dönmesini diliyorum öncelikle...
Yolda olacağız, bir gece öncesinden de ablamlarda kalacağız derken; böyle bir yazı yazmayı kararlaştırdım önceden. Siz bu yazıyı okurken ben belki yola henüz çıkmadım veya yolculuğumuz henüz yeni başladı. Yani siz bu yazı okurken, ben çok uzaklarda olacağım... :D Tamam klişeyi bırakıyorum hemen... :)
Düşündüm de, geçen senenin resimleri ile geçen seneki yol anılarımı tazeleyebilirim.
Yani siz bu yazıyı okurken ben İnegöl'e doğru daha yeni gidiyor olabilirim, bu resimdeki gibi.
Bir önceki günden ablamlarda olacağımız için, malum Kağan'ın yaş kontrolleri var yolculuk öncesi gün...
Doğum gününü de bir gün gecikmeli kutlayacağız, fırsattan istifade. Yazıları gelecek Antalya'ya varınca... :)
Ne diyordum; evet belki siz bu yazıyı okurken, bir yol kenarında dinlenme yeri bulmuş vaziyette Kağan ile salıncak keyfi yapıyor olabilir dedesi. O sırada ya annemin hazırladığı yollukları yiyoruz, ya da yol kenarı bir yer bulduk bir şeyler atıştırıyoruz. Şimdilik bilemiyorum yani... :)
Ama Kağan'm geçen sene o gördüğünüz salıncağa binememişti. Henüz 1 yaşında idi ve tutunma kabiliyeti yoktu henüz, emniyet bölümü de olmadığı için bindirmeye güvenememiştik. Bu sene büyük ihtimal bulursak bindirebiliriz. Artık salıncaklara ve park oyuncaklarına binebiliyoruz... :)
Yola devam edişimizde Bilecik sınırları içerisinde olması lazım bu tarlalar. Geçmiş zaman şimdi hatırlamıyorum. Buralardan geçerken, kesin olarak bu tarlaların sahiplerinin hayatlarını düşünüyor ve sonra tüm dünyadaki çeşitli insanların yaşadıklarını düşünüyor olabilirim. Yolculuklar, çok enteresan bir terapi yöntemi bana göre... :)
Belki buradayım...
Belki de bu vaziyette yolu izliyorum. Arkadan Kağan'ımın sesleri, annemi yoruyordur büyük ihtimalle. İnşallah yormaz diyelim...
Belki de; Yola bakarak gider halde, Kağan'ım uyurken; bir yandan müzik çalıyor bir yandan da annem ile babamın konuşmaları arasında, yer yer sohbetlerine katılıyorum yer yer de hayale dalıyorum şimdi. Olmazsa olmaz, yol hallerimden biri bu da... :)
Ve bulutların şekillerinden düşünceler çıkartır vaziyette olabilirim. Ve rüzgar enerjilerinin pervanelerini görmeye başladığım an bu resim...
Ve o pervanelere yanaşırken de düşüneceğim bol bol... O pervaneleri takanları da, ve doğal hayatla enerji üretiminin varolduğunu da. Yani mesaj vermeden edemeyeceğim, "keşke doğamız paranın gücü uğruna kirlenmese..."
Güzel bir buluta rastgelmiş olabilirim ve onları benzetirim şekillerden şekile yolda. Ve belki de şu an, onlardan mesaj algılamış olabilirim kendime... Mesela üstteki resim kalp şeklinde değil mi? Bulutlar da beni seviyorlar demek ki, bize güzellikler sunacaklarını haber vermişler geçen seneki yolculukta demek ki... :)
Ve siz bu yazıyı okurken şimdi, biz belki de resimde görünen sıra dağlara ve toros dağlarına varmışızdır. Demek ki az kalmış Dedemin evine varmamıza... Geçen sene kaz dağlarını fazla fotoğraflayamamışım, bu sene daha çok fotoğraflamaya çalışacağım... :)
Veya Kepez'e çoktan varmışızdır ve esen serinlikte dinleniyoruzdur eve gitmeden önce...
Yani ihtimaller ve ihtimaller...
Resimler dediğim gibi, geçen yazın Antalya'ya giderken ki yolculuğumuzun fotoğrafları.
Sizlere bir yolculuk esnasında ne hallerde olabildiğimin bazılarını anlatmış oldum aynı zamanda. Bu Bursa-Antalya rotasıydı. Rota değiştikçe, hallerim de değişmekte elbette... :)
Kısacası yolculuktayız efendim biz bugün hayırlısıyla... Varış noktamızdaki güzellikle veda edeyim sizlere, Kepez'deki Kent Ormanı üzerindeki dev Atatürk anıtı... :)
Yolculuğumuz akşama kadar sürecektir büyük ihtimal.
Yorgunluğumu atar dönerim inşallah ertesi güne buralara... :)
Tüm yolculuğa çıkacaklara hayırlı yolculuklar olsun inşallah...
Sevgimle Kalın... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)