Ocak düşüncelerle, Şubatta bekleyişlerle geçti... Hiç ummadığımız şeyler gelince başa, hayatın nereden bakıp şaka yapacağının belli olmayacağını anladık aslında bu iki ayda yine. Dedemin sağlığı için, evlatları olarak düzenleri ayarladık ve seferber olduk her birimiz Antalya'da. 8'inde olacak derken, 13'ünde ameliyat olabildi. 2 hafta sonra taburcu oldu, 1 haftada taburcu ederiz, derlerken. Biz hastanede kalmasını tercih ediyorduk da zaten... Velhasıl, hastaneden çıkalı 3 hafta oldu şimdi. Git gide toparlıyor ama gel gitlerle...
Her şey olması gerektiği gibi oldu hayata göre. Hayat neleri getirdi ise, yaşadık işte. Mart'ı kucakladık, sıra Nisan'a bile geliyor. Yaşarken kolay geçmeyen her bir an için, kolay gibi geçti gitti diyemiyorum şimdi bile. Bu sıralar çok sık yazamadığım günlüğüme, eskisi kadar her zaman yazamadığıma da üzülmüyorum; aksine şükrediyorum. Duygu geçişlerim çok hızlı oldu çünkü şu 2-3 aylık süreçte... "Özledim, bekledim, umut ettim, dua ettim, Korktum ama iyi olacak da dedim. İyi oldu bir şeyler mutlu oldum, kötü gibi göründü endişe duydum. Belirsizlikler arasında konuşuldu, çok ama çok heyecanlandım ve boşluğa düştüm. Toparlanıp yanımdaki dostuma sığındım, onunla vakit geçirdiğine mutlu oldum, kuzenimle oyunlar oynayabilme fırsatıma ve dayımla yengemle vakit geçirebildiğimize mutlu oldum; bir şeyler hep bir şeylere vesile dedim... Durumun seyri değişir gibi oldu endişe ettim, iyi oldu yanımdakilere sarıldım. Derken basit olan ve basit görünen her anda bir karmaşada hissettim aslında kendimi." Bana ben bile anlam veremedim...
Yengemlerde akşam oturmalarımızı çok sevdim, 7 Şubat'ta geldiğimizden beri; toplu halde dizi izlemenin, ne kadar güzel olduğunu yeniden hatırladım ve de aynı evde günü geceyi planlamanın güzelliğini... Korkularımızın arasında dostumla birçok ilkimizi gerçekleştirmeyi çok sevdim ve bu gelişimizde ayrıca kuzenimle de ilk defa oyunlar oynamak, sohbetler edip konuşmalar yapmak ve beraber gezmelere çıkmak gibi ilklerimizi gerçekleştirip anılarımızı yaşamaya giriştik... Tüm bunlar adına öyle mutlu oldum ki, 2018 Ocak ve Şubat ayları bana; "şer sandığımız şeyler hayırlara da vesile oluyormuş" dedirtti çok şükür ki...
Çok özledim-özledik, özlemeye de devam ediyoruz; yeğenimi, babamı, ablamı, eniştemi... Ama bu özlem de yeğenimle bağımızı, ailemizin diğer üyeleriyle birbirimizi nasıl tamamladığımızı bir kez daha anımsattı. "Ocak ayına dek ara sıra şunu düşünüyordum; Annemle uzaklara gitsek, tıpkı Sındırgı'da olduğu gibi, ikimiz başarabilir miyiz ben bu halde iken acaba? Hayat bana başarabileceğimizi gösterdi, hayat cidden "sen bakarken soyunamıyorum," diyen bir utangaçmış meğer; ben bakmaz iken sürprizini yaptı bile... :)"
Velhasıl; 2018'in ilk iki ayı geride kaldı, üçüncü ayının bitmesine de ne kaldı ki...
Bu sene için bu tarz yazıları yazmam diye düşünüyordum, malum artık film izleme ve de yazı yazma konusunda bir rutine ulaştım 2017'de; e kitap da okuyorum yeniden eskisi gibi olmasa da rutinim oldu artık yeniden. "2017'de işe yaradı bu yazılar ve 2017 ne de olsa bitti!" Diyordum... Ah büyük konuşmayacakmışız a dostlar! Ne film düzenim aynı kalabildi ne de kitap okuma düzenim. Yazma konusuna gelince, şükür ki o bir rutine bindi. İstediğim gibi her yeri yazma mecrası olarak kullanıyorum da, bu durum bloğuma ve de günlük tarzı defterlerime daha az yansıyor. Neyse bu sene her ay için kararlar almaya ve bunları uygulamaya karar verdim yeniden. Yazdıkça ne demek istediğim anlaşılır zaten...
2018'in ilk iki ayı şöyle geçti...
Okuyup bitirdiğim kitap sayısı maalesef 1'de kaldı. Marttan sonra çoğalacak umarım, geçen gün onu iki yaptım daha mesela...
İzlediğim film sayısı; 2018'de hedefim her ay en az 8 filmdi, bu sene ay başına düşen 8 film miktarını dolduramadım...
İstiyorum ki, her ay çok yazabileyim; bir bloğa değil, istediğim çoğu mecraya. İçimde çok ses var ama ben bunu susturmak isteyen yana "tamam" diyorum. Üzüntüm buna...
Müzik dinlemeye baba yiğitim hala; keşfettiğim ve yeniden karşılaşıp da mutlu olduğum müzik sayıları çoğaldı, ah dilerim hiç eksilmez... Ama geçen seneye kadar yazılarımda yazardım keşfettiklerimden, o da yok bu sene...
Gel gelelim, dizi izledim bu iki ay; tümü Türk dizisi de olsa, izledim ya sonuçta... Çi'de eksik kaldığım bölümleri tamamladım, finali de gecikmeli de olsa izledim ve onu bitirdim. Umarım yakın zamanda yazacağım bunlar hakkında da...
Gel gelelim 2018 için tazelediğim hedeflerime;
Aylık her iki Bloğuma da 10'un üzerinde yazı yazmak istiyorum, tıpkı eskiden de olabildiği gibi...
Çok kitap okumak, film izlemek istiyorum; eksik olmasın her ikisi de hayatımdan...
Şu yazmayı ertelediğim hayat hikayeme yazmaya geri dönmek, eksik kalan yerleri şimdilik es geçip sadece yazmaya odaklanmak.
Günde en az 3 makale okumak, 3 kez de -yatmadan öncesi hariç- tüm dış uyaranlardan ayrı kalıp düşünmek... Günde 3'ten fazla makale okuyarak, bir bu maddeyi gerçekleştiriyorum diyebilirim. :)
Velhasıl; Ocak ve şubat 2018 adına eski hedeflerden zaiyat çok, kendimi gerçekleştirebilmem adına hedeflerim ve planlarım da tazelendi. Evet Ocak ve Şubat bu hedefler doğrultusunda çok iyi geçmedi belki, ancak mart nisana dair bu hedeflerimle yine umutlarım var... :)
Sevgilerimle... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)