21 Ekim 2020 Çarşamba

Bir Yıl Sonra Yine Hastanede - 20.10.2020


20.10.2020- Salı; Korona bizi kendimize yine çok pis hissettirdi durdu yine.  :) Anlatmaya geldim...

Bir yıl sonra yeniden hastanede, kontrolde idik bugün annemle; biz hastanede iken, babam ve yeğenlerim de arabanın içinde beklediler bizi yine... En son geçen sene bu zamanlarda gitmiştik doktor kontrolüme yine. Sonrasında önce randevu bulamamamıştık, sonra Antalya'ya babamın turnuvaları için gitmiştik ailecek, dönüp taşınma işlemlerimizi gerçekleştirdik; o arada ancak Mart ayına hastane randevusu alabilmiştik, randevuma gidemeden de pandemi patlak verdi ve hastaneler kapandı zaten...

1 yıldır ne yapıyordun derseniz; herkes gibi sağlık ocağına yazdırdım ilaçlarımı ve ihtiyaçlarımı, oradan aldım ben de. Raporlarımızın da süresi uzatıldığı için sürekli, doktora gitme ihtiyacımız olmadı şükür ki...

Ama geçtiğimiz hafta başında bahsettiğim şiddetli sinir ağrım sebebiyle gitmek durumunda kaldığımız hastanede, muayene olamayıp döndükten sonra; bu haftaya randevu alabildik işte. İşte bugün bundan sonraki nöroloji doktorumla tanıştım, bundan sonra beni kendisinin takip etmesini de dile getirdim ve bir önceki yazımda -yani burada- bahsettiğim gibi; devlet hastanelerinde takip edilemediğim için, olması gerekeni 1 sene sonrasında gerçekleştirebildik işte... Bundan sonra bu kadar zorluk yaşamayız inşallah, diyoruz. :)


Maskeler ağzımızda ve burnumuzda, elimizde dezenfektan; olabildiğince insanlardan uzak duracağız derken o tedirginlikle yeni toplumun içinde, ciddi şekilde yer aldım ben bugün bir kez daha... Geçen hafta ilk olmak üzere, bugün ikinci girişimimdi bu kadar toplu bir yere, hastaneye gitmem. Cidden insan nasıl tedirgin oluyor böyle? Görünmeyen bir şeyden kaçmak ne zor! Allahım kurtarsın tez zamanda dünyamızı bu illetten inşallah!

Mesafe ile görüştük doktorumla da, tedbirlerimiz kuvvetli idi çift taraflı da. Doktorum bana çok az bir mesafeden yaklaştı, yapmam gereken hareketleri söyleyerek muayene etti fiziki durumumu... Sonra beni dinlemeye devam etti, Hacettepe hastanesindeki gibi hastalık hikayemi dinledi ve kendine notlar aldı... Yanımda götürmediğim, doğrusu doktora gitmeye gitmeye götürmeyi unuttuğum "hastalığımın en belirgin belgelerini götürmediğim için" kayıt alması gerekti... Sonrasında esasında sinir ağrılarım için gittiğimi söyledim, Kan tahlili ve MR için kağıdımı verdi; haftaya gidip sonuçlarını göstereceğiz inşallah... 

Doktorum bildiğim o bilgiyi söyledi, biliyorum kesinlikle benim iyiliğim için ve ben de bunu inkar etmiyorum zaten. Dedi ki, "buralar senin için çok riskli, burası pandemi hastanesi. Zorunda kalmadıkça hastanelere gitme, buraya da gelme lütfen." Biliyorum, doktor hanım çok haklı. Zaten bir sene sonrasında gitmem gerektiği zaman geldim; o şiddet beni korkuttu, ağrım bir haftaya yayılaarak azaldı ama geçmedi de üstelik... Kardiyoloji bölümüne gideceğimi söyledim anlatırken hastalıklarımı, haftaya pazartesi diye; kalp çarpıntılarım arttı bu sıra zira, göğsüm sıkışıyor. Doktorum bana, "Göğüs hastalıklarına gidecek misin peki?" diye sorduğunda, şimdi aciliyetinin olmadığını söyledim. "Onun için devlet hastanesine gitsen de olur, burası onun için daha riskli" dedi. Ama şu an Göğüs Hastalıkları bölümü bizim devlet hastanesinde de riskli, o sebeple gitmeyi düşünmüyorum. Şu iki bölümü atlatayım, kalp ilacımın değiştirilmesi gerekiyorsa kontrol olup değiştireyim yeter...


Velhasıl; bugün epey stresli geçti. Ama en stressiz geçen bölümü kan aldırmaktı! Şükür ki, geçen seneki son vukuattan sonra yine olur dediğimiz bu sefer olmadı; bir hemşire bulduk, kan alma bölümünde kollarımı inceledi ve tek bir damarı deneyip kanımı aldı! Kendisine de söyledim, annemin sevincinin ve rahatlamasının ardından; sizi mimledim abla, buraya geldikçe seni bulacağım olur mu! diye. Benim gibi damara sahip olanlar anlar, mecburen doktordan sonra tek belirlemeniz gereken kişi "kan alabilecek deneyimli bir hemşiredir" işte. Bu günün ilk mucizesi kesinlikle bu idi... :)



Sonra MR bölümüne gittik, alt yoldaki kalp damar hastanesinin binasının görüntüleme katına... 2017'de çektirdiğim ilk MR'ımdan sonra, bir daha MR çektirmek nasip olmamıştı bana. Bilen bilir, MR'dan randevu alabilmek de çok zorludur esasında... Akşam 6'ya randevu verebileceğini, o da bir hastanın gelemeyeceği için bu saate verebileceğini söylemiş görevli önce. Annem Pazartesi gününe gelebileceğimizi, arabada da yeğenlerimin babamla durduğunu söyleyince; randevu araştırırken, "bir saniye bekleyin beni!" dedi sağolsun görevli abla. Önce telefonla birini aradı, "bir hasta var, tekerlekli sandalyede. Uzaktan geliyorlarmış, gelmeyenin yerine sıradaki hastalardan sonra onu alır mısınız? Benim tercihim bu abicim, yapabilirseniz?" diye rica etti. 

Çok büyük laf değil, yerinde bir laf bence; dünya böyle insanların halden anlamaları ve iş halletmek için gönüllü olmaları üzerine dönüyor biraz da... :) Allah bin kez razı olsun o abladan, 1 saat bekledik önümüzdeki 4 kişiden sonra biz girdik. Ama değdi işte... Allah işini rast getirir o ablanın da inşallah. Ben çok büyük laf edip, bazen "Allahım neden bu kadar şanssızım ben? Neden bizim de işimiz rast gitmiyor!" diyorum bazen. O tamamen benim böyle zamanların kıymetini bilemediğimdenmiş belki de! Belkisi de yok, kesinlikle öyle...

Üstteki fotoğraflar, çoook uzun zaman sonra bir hastaneye girip işini bir günde halledebilmiş olmamızın mutluluğu ve şükrüyle çekilmiş fotoğraflarımız... Annemle hastane hastane gezip, bu yaşıma dek yılda kaç kez strese girdik de çoğu zaman en az 5 günde bir polikliniğin işini bitirip çıktık; kimbilir... :)

MR görüntülememe gelince; 15 dakika sürdü, sağolsun oradaki ağabeylerin de yardımıyla, kolayca çekildi ve bitti. 2017'deki MR görüntülememdeki gibi tok sesler yoktu, daha tiz sesler vardı makinede. Anladım ki beterin beteri "maskeyle MR'a girmek imiş!" Nefes alamıyor gibi hissettim bir ara ama şükür ki kendimi sakinleştirmeyi de bildim neyse ki... Girdim ve çıktım oradan da. Maskeleri hastanede attık, ellerimizi tekrar tekrar dezenfektanladık, arabamıza bindik ve evimize döndük. Ciddiyim, çok şükürdü bugünümüze... =)


Geçen hafta, öğleden sonra 16.00'a kadar aç kalıp nevrimin dönmesinin ardından; bu sefer şanslı idim bile. Saat 13.30'a doğru bindik arabaya ve dönüş yolunda sabah annemin hazırladığı tostlara ulaşamadan hemen önce girdiğimiz BP İstasyonunda "dibek kahvesi tanıtım standı" vardı. Sağolsun onlar kahve ikramında bulundu da, kahvemi fondipledim, bir paket kahvemizi aldık ve yeğenim Kağanla tostlarımıza kavuştuk sonra. Güzel şanstı bu da, iyi bakmaya uğraştığımdan oldu biraz da aslında...

Fotoğraflardan görünüyor mu günümün memnuniyeti? :) Az ve öz değil mi! Bazen işler yolunda da gidebiliyor demek ki... Bugün bol bol bu öğretisini düşündüm hayatın... İşini iyi yapabilmek için uğraşan kişilerin sayesinde;

Damarından kan alınması zor olsa da kan alabilen bir hemşire mutlu ediyor önce seni ve anneni (Annemin en rahatladığı konu buydu bugün!),

Sonra hastaneden çıkmak 2 haftadan fazla olacak; bir hafta sonraya MR randevusu, bir hafta sonrasında da sonucu derken, sağolsunlar çok da zorlanmadan oraya gelen bir tek hastaya bu kolaylığı sağlayabilen çalışanlar sayesinde...

Biraz işini halledebileceğine inanmanın, biraz da oluruna bırakmanın gücü vardı sanki bugünde bir de. Bazen salmak, "tamam evet olmuyor, ama aldırış etmeyeceğim; olduğu kadar" diyebilmenin gücü vardı...

"Bir nedeni olan her "nasıl"a katlanır. (Nietzsche)"

"Geçmiş yaraları geçmişte bırak. Önemli olan şu an ne olmayı seçtiğin. (Kung Fu Panda 2)"

"Gizli malzeme diye bir şey yoktur. Güç senin içinde. (Kung Fu Panda)"

Gibi hayatın bana öğrenmem için sunduğu bu cümlelerdeki gibi... Bazı şeyler yaşanacak, bazı şeyler acı olacak, iyi şeyler de olacak ve dönüp senin hangi noktaya takıldığın "seni gelecekteki sen yapacak"... (:


Bugün (20.10.2020) gözlemlediklerimle de böyle bir günlük yazı oldu işte... 
Okuduğunuz için teşekkürlerimle... 
Yorumlarda görüşmek isterseniz, yorumlarım da açık herkese. Sevgiler... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...