25 Haziran 2019 Salı

Yeni Hafta İle - 25.06.2019


Dün itibariyle yeni bir hafta başladı ve bu yeni hafta ile nihayet ertelediğim bir kısım yapacaklarıma geri dönebildim ben de... :)



Öncelikle yeni hafta başlamadan önce Kış Nefesi (Rita Hunter) adlı kitabımı bitirdim, diğer kitaplarının yanında biraz daha sakinceydi başları; ama çok geçmeden yine fazlasıyla kendisine bağladı, bitirmek istemediysem de bitti işte... :) 

Kitabımı bitirdikten sonra, Kağanım okurken bitirince okumam için bana bırakmasını istediğim Cingo adlı kitabını aldım elime... Onun da son sayfalarını bugün okudum bitirdim. Kağanım çok şaşırdı ama çocuk kitabı olarak okuduğum senenin ilk kitabı oldu galiba ve nicedir okumak istediğim Şermin Yaşar kitabı olarak beni çok mutlu etti! (:  

Şermin Yaşar'ı İnstagram sayfasından tanıdım ben ve ne yazık ki bu zamana dek her paylaşımını okumuş olsam da, kitaplarını okuyamamıştım. 2018'den 2019'a ertelemiştim ki kitaplarını okumayı, nihayetinde nasip oldu bana da. Sıra hikaye kitaplarına da olsun inşallah... :)


Cingo, çok eğlenceli ve bir o kadar da hem çocuklar için hem de büyükler için eğitici bir kitap aslında. Bir köpeğin gözünden bakmak, "belki de böyledir" diyebilmek için o kadar güzel bir kitap ki. Aslında hiç böyle değildir diye düşünmediğim olmadığını farkettim, kitabın bir hayvan gözünden anlatışmış olduğuna yabancı gelmemekten öte; hiç yabancı hissetmedim, Cingo diye bir kitabın varlığına o kadar inandım hani... :) (Onlar da insan değil mi canım!) =)

 İnsanlarla bazı ortak yönlerimiz var. Onlar da böyleler. İki kişiyi kavga ederken gördüklerinde, onları ayırıp meseleyi çözmek gelmiyor akıllarına. Ya olay yerinden uzaklaşıyorlar ya da sebebini anlamadan kavgaya karışıyorlar. (Sayfa 100, Cingo)
 Maşallah, bütün sorunlar da çocuklarda. Bütün yetişkinler sağlıklı,bütün çocuklar sorunlu. Ohh. (Sayfa 122, Cingo)


Dün Yalova'ya gittik yine, fizik tedavim orada da fena gitmiyor tabii ki; ama bu sıra denge sorunum, bel ağrım sebebiyle biraz daha zorluyor tabi beni... Yol boyu çok düşündüm bunu, bir türlü bel ağrısından başlayamadığım yer egzersizlerimle ilgili kendimi yapabileceğime ikna ettim durdum; Yalova yolunda benim sevdiğim yeşil vadiyi izlerken özellikle de, bir gaza geldim ki... Bir yanım, ya yine yapamazsam, bugün yarın başlayamazsam diyordu ama; nihayetinde de bugün yere oturdum ve egzersizlerime giriştim! :)

Yeni hafta ile beraber daha kararlı idim, bugün (25.06.2019 Salı) itibariyle başladım işte çok daha fazla geciktirmeden neyse ki; yere inmeden önce oturduğum yerde ısınma hareketlerimi yaptım, kol ve gövde olmak üzere. Gelgelelim yere indiğimde bugünkü kadar fazla hareket halinde bulunamam sanıyordum ki, yaklaşık 3 saatten fazla "oturma, yatma ve yerde yüzüstü" olmak üzere hareketlerimi de yaptım. :) Biliyor musunuz, şu saatte fazlasıyla karın kaslarımın ağrısını yaşıyorum. Yerde gerdirmelerimi de kol hareketlerimi de yaptım ama dinlene dinlene yavaşça yaptığım bu hareketlerim bile, beni hamlığımla karşılaşmaktan geri koyamadı tabii! :)

Yeni hafta ile bir diğer yapmak istediğim, ingilizce çalışmalarıma geri dönebilmek olsa da; bir onu, bir de buraya dönemediğimi farkettim. Eskisi gibi size anlatmak istediğim, ayrıntılarıyla konuları derinleştirmek istediğim kendi durumuma dair konular birikti tabi; onları da yazmak istiyorum. Ama nedense hala böyle geçiş yazıları yazıyorum (yaklaşık 3 haftadır hem de), bundan ben de sıkkınım ama inşallah geçer biter diyorum... :) Neyse, yorgunluğumu atmak üzere yatmaya gidiyorum; bir günü daha öyle böyle bitirdim işte, şükür.


Yeni hafta ile bir şeyi daha keşfettim; susmamak lazım, bazı şeyleri bizzat kızgın kırgın olduğunuza anlatamıyorsanız da, yakınlarına anlatmayı ihmal etmemeniz gerek. Bu hafta size önerim, anlatmayı ihmal etmemeniz; içinize atmaktansa, bazılarının kulağına kar suyu sokup yolunuzu bulmalısınız! Önemi, değeri büyük zira bunun. Hayat değişmiyor, siz sustukça ve durdukça insanlar yapacaklarından geri kalmamaya devam ediyor. Ne yazık ki! Siz yine de sizi bir daha kırmamalarına dair uğraş verin, benim gibi. Bırakın ayıp olsun, bakmayın yüzlerine. Size değer vermeyen ve hırpalamaya devam edeceğini düşündüklerinize karşı tedbirlerinizi almaktan vazgeçmeyin. :)

Sevgilerimle... =)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...