1 hafta oldu sanırım yazmayalı. Yazamayalı da diyebiliriz. Evimizle, odamla hasret giderirken, Kağan ile ve gelen giden ile meşgul iken bir türlü yazamadım.
Bu Cumartesi akşamı döndük geri ablamlara. Devriyeyi sağ salim geri aldık ele... :) Evimizde; Kağan, Annem ve Babam ile dolu dolu 5 gün geçirdik ama öncesinde... :)
5 günde neler mi oldu?
Bursa'dan Gemlik'e doğru yol alırken, Kağan ve Annemin arka koltuktaki halleri buydu. Arabaya biner binmez çoğunlukla uyku basan yiğenim Kağan'ın halleri. :)) (Maşallah)
Eve vardığımız Pazartesi akşamı, annem yemek hazırlarken, Kağan beyin tahtı bizim evde de kuruldu. Tabii reklam başlayınca, çoğu bebek gibi tüm ilgisi televizyona dönüyor. Ama Kağan'ın ki bir başka, neredeyse kimseyi tanımıyor. :)
Sonrasında akşam yemeğimizi yiyip, Kağan'ı uyuttuktan sonra, meşhur çay faslımız başladı, Annem ve Babam ile birlikte. Ki ben sevdiklerimle Çay-Muhabbet veya Kahve-Muhabbet keyfine bayılanlardanım açıkçası. :)
Gece yatıp, sabah kalkınca gördüğüm görüntü buydu. Burası benim yatağımdan görünen kapıya doğru kısım. İnsan bu görüntüyü özler mi? derseniz, "Hem de nasıl özler..." derim. Sındırgı'da iken epey özlemiştim yine. :)
Bu nedir derseniz, cevaplayayım Karşınızda mevsimi gelen "Bakla".
Benim gibi Bakla seven var mıdır bilmiyorum ama, biz yılda 2 kez yemeye çalışıyoruz.
Faydaları; Vücudu temizlediği söyleniyor. Aynı zamanda, Depamin kaynağıdır deniliyor. Depamin eksikliği de, Parkinson hastalığına yol açıyormuş. "Azı karar, Fazlası zarar bitkilerden" olduğu da söyleniyor ama. :)
Ve bu da akrabamız ile yaptığımız bir kahve keyfi esnasından bir görüntü. Şu arkada görünen bacaklar ile çok şirin, değil mi? :)
Perşembe günü epey sıkılmıştım ve yana yakıla film izlemek için birini aradım. Bu isteğim kuzenim Gizem ile Cuma günü buluşmamızda gerçekleşti.
Aradık taradık, ne izlesek derken; seçenekler arasından (Evim Sensin ve Şahane Misafir) "Şahane Misafir" filmi seçildi. Bu da izleme anından bir resim işte.
Yorumuma gelirsek; film güzeldi açıkçası. Eğlenceli bir filmdi. Ancak eğlence her sahnede bir değildi... Film notum, orta. :)
Bir diğer özlediğim nokta, evimizle ilgili, bu görüntü oldu. Yaşadığınız şehir denizi görmenizde kolaylık sağlayan bir yer ise, gözünüz hep deniz görüntüsünü arıyor. Ve çoğunlukla da yaza doğru bu manzarayı... Allahıma Şükür, bize böyle bir manzarayı bahşetti... :)
Ve bu da Cumartesi sabahı uyandığımda çekmek istediğim bir görüntüydü. Giysi Dolabım, üstünde küçüklüğümden kalma birkaç oyuncak, Ve Orta okulda yaptığımız tahta ev... :) Sonradan Farkettim, 1 büyük ayıcık ile, bir küçük mavi ayıcık geride kalmış... :)
Bu da Final fotoğrafımız olsun. Cumartesi günü Tv2'de tekrarları verilen Kavak Yelleri'nin Final bölümü vardı. Ve bu final sahnesi bana eskileri çook hatırlattı... :))
Bu da böyle bir yazı oldu işte. Umarım eğlenmişsinizdir. Ben yazarken çok eğlendim, tabii resimleri çekerken de :) Bu sıralar ders çalışma çabalarım epey hızlandı. O yüzden, maalesef bu yazı da 2 gün gecikti...
Sevgilerimle...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)