14 Eylül 2014 Pazar

Oyun Hamuru İle Oyun Vaktimiz


Bitmek üzere olan bir haftanın haftaiçindeki oyun vaktimizle dolu bir günümüzden bahsederek bitirelim bu haftayı dedim... :) Bu hafta içinde Kağan'ım ve Damla'm ile oyun vaktimiz oldu, Kağan'ımın babasının -Yani eniştemin- aldığımı oyun hamurları ile...


Ciddiyetlerine bakar mısınız, ikisi de harıl harıl bir şeyler yapmaya çalışıyorlar. Maşallah canlara, ellerine sağlık... :) 

Hafta içinde, Çarşamba günü Eniştem işlerini halledip Kağan ile geri kalan izin günlerini geçirmek için bize geldi. Cuma'ya kadar bizde idi. İlk geldiği gün, Kağan'ıma oyun hamuru, bana da birçok kalem almış sağolsun. E malum benim de Açıköğretim de 3.senem başlayacak, yarın yeni dönem kayıtlarımın başlaması ile... :)

Oyun hamuru ile küçüklüğümde öyle çok oynamışımdır ki, her gördüğümde bir alışveriş merkezinin oyuncak reyonunda "Ah nasıl da oynardım" derim. Oyun hamurlarını alıp elimde yoğurmaya başlayınca Çarşamba günü "Biz ne yapıyorduk, nasıl oynuyorduk ki bunlarla" diye düşünmeye başladım. Sadece elimde oynamak bile öylesi iyi geldi ki, küçüklüğümü anımsadım hemen.

Kağan'ıma hamur yoğurmayı gösterdik; elde sıkıyor şekil veriyor, sonra da masa üstüne hamuru koyup avuç içini oklava gibi kullanarak inceltiyor canım benim. :) Oyun hamuru hem el becerilerini hem de hayal gücünü geliştirebilmek için bir numara oyuncaklardan bence...

Kağan'ımız kadar bizim de oynayasımız varmış dedik sonra. Damla ile kaptırdık resmen kendimizi Oyun hamuruyla oynamaya. Eniştem de biraz elinde yoğurdu bir şeyler yapmaya çalıştı Kağan'la beraber. Sonra çarşıda yapması gereken bir iş geldi aklına, gitti bir süreliğine. Kağan'ım hamurlarla oynamanın keyfine öyle bir dalmış ki, gittiğini bile anlamadı bir süre... :)


Hepimize yaradı o gün kısaca... Her ne kadar bir şey yapamayacak gibi görünsek de başta, ikimizin de aklına internete bakmak geldi sonra. İnternetin gözünü seveyim... Ben birkaç kere araba yapmaya çalıştım ama olmadı. Damlam ise; önce bu üstteki böceği yaptı hamurlarla, sonra da alttaki kurbağayı... Gördüğünüz gibi Damla benden daha becerikli olduğunu ispatlamış bulundu böylece. :) 

Ve sonra Oyun hamurlarından Kağan'ı ayırmak epey zor oldu tabi. Her ne kadar biz de bırakmak istememiş olsak da, ben ciddi ciddi neler yaptığımı hatırlayamadığıma bozuldum biraz. :) Yeni hamur olduğundan mı bilmiyorum, biraz elde nokta nokta bir şeyler bırakıyor. Ovalayınca çıkıyor sonra, silgi tozu gibi demek istediğim...


Unutmadım veya unutmam sanıyordum oyun hamurları ile oynadığım zamanlarımı. Yaşadığım güzel oyunların bıraktığı hisleri hatırlıyorum da, neler yaptığımı hatırlamıyormuşum meğer. Ne kadar garip geldi bu durum bana o günden sonra bir bilseniz... :)  Oyun hamurunun markası,Play-Doh bu arada. Küçükken benim de Play-Doh'm vardı... 

Kısacası böyle bir oyun vaktimiz oldu, buraya not etmek istedim. Kağan'ım yavaş yavaş daha çok oyun vakitlerine dalıp gidiyor bu sıra. Artık daha çok hissediliyor oyun çağında olduğu. Büyüyor ve birçok konuda bilinçleniyor olması hala bazen o kadar garip geliyor ki. Her halinin tadını doya doya yaşamaya çalışıyorum bende her an. Yeğen sahibi olmak çok başka... :) 

Yeni hafta mutlu bir hafta olsun, okullar da açılıyormuş yarın; sağlık ve mutluluk dolu başarılar tüm öğrencilerin olsun. Sevgiler... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...