Önceki Fotoğraflarla 1 Haftam yazılarımı burada bulabilirsiniz. :)
Daha fazla fotoğraf için ise İnstagram sayfama buradan bakabilirsiniz. :)
Fotoğraflarla 1 Haftam yazılarım, geçtiğimiz haftayı fotoğraflarla değerlendirmek için yazdığım bir yazıdır. Yazmaya başladığımdan beri, haftalık olarak değerlendirmenin bana epey faydasının dokunduğunu farkediyorum. Bir haftayı nasıl geçirdiğimi, boşa geçirip geçirmediğimi gösteriyor bu yazılar... Bu sayede haftaya değişik başlıyorum. :)
Bakalım geçtiğimiz hafta nasıl geçmiş? :)
Bir önceki haftayı pazar gününün soğuk ama bol güzellik içeren bulutlarıyla kapatmıştık. Pazartesiye bu güzelim resmi paylaşarak başladım bende. :) Bitirdiğimiz hafta ise çok güzel geldi geçti... Yeni bir haftaya bile başladık. :) Nasıl mı geçti bir hafta?
-->
Salı günü müzikle başladık güne ve müzikle de geçti yine haftamız. :) Kağan ile sevdiğimiz müzik ve kliplerimiz bir oluyor çoğunlukla. Mesela Mabel Matiz ve aşk yok olmaktır şarkısı... Kağan Mabel Matiz'i de şarkılarını da sevdi. :) Diğer kliplerini de izlettim. Yeğenimin tarzı benim tarzıma uyuyor işte, şükür ki. :)
Dede-torun takılma halleri, dizi izlemece felan yani. :) Elinde tuttuğu meyve sağolsun, Kağan kısa bir sürecik de olsa durabildi yani. :) Ama maşallah kuzuma ve dedesine. :)
Cuma günü fizyoterapistimin önerdiği üzere yemek sonraları sıcak su içmelere başladım. Sıcak suyun, kilo vermemde ve yediklerimi metabolizmamı çalıştırarak eritmemde faydası olacağını söyledi Tamara abla.
Ancak sıcak su midemi bulandırdığı için Cumartesi Akşamı limonlu içtim, ablamda bir çay bardağı kadar içti benimle. Ama sonra ne mi oldu? Tansiyonumuzu çıkarttı sanırım. Uyku ve garip göz bulanması oldu ikimizde de. Limon dokundu sanırım. Bende limonlu sıcak suyumu 1 tatlı kaşığı bal ile içmelere başladım bugünden itibaren. Sonuç pozitif, bu sefer dokunmadı. :) Bakalım devam edeceğim, bu yöntem iyi gelecek zayıflamama inanıyorum ki... Biraz zaman geçsin etkisini göreyim de, ona göre bir yazı yazacağım; aklımda... :)
Haftanın talihsiz olayı ise dün yaşandı. :) Güzelim gitarımın teli koptu. Nedenini ve Gitarıma duyduğum ilgimi burada bulabilirsiniz... :)
Evet çok iyi çalamasam da bir gitarım var, devamlı yeni şeyler keşfetmeye ve öğrenmeye çalıştığım... :)
Ah dün akşama ve haftanın son gününe gelince; dün Güneşi Beklerken akşamıydı. Sahi siz izliyor musunuz? Ben diziye epey tutuldum da, birkaç zamandır. :) Dün "Kesin bu anlar da rüyadır." dediğim anlar yaşandı dizide, ve şükür bu sefer rüya çıkmadı. :) Süper bir akşam oldu yani. Bu sıralar yine böyle dizilere çok ihtiyaç duyar olmuştum. Dizilere fazla sardım ondan olabilir tabii. :) Ama evde olunca bazen ister istemez oluyor işte...
Bir de Fatih Harbiye var, o da bu hafta aşk açısından açıldı saçıldı. Ama her aşkın da bir engeli var oluyor çoğunlukla dizilerde, insanı aşık olmaktan korkutuyorlar... :) Var tabii canım hayatta da böyle, yok demiyorum. Hayatın kendisi, aşka engel olmak için var gibi bazen. Siz birini seviyorsunuz başlıyor herşey, "Ama dur bakalım o beni seviyor mu?" ile devam edip karman çorman olabiliyor. :)
Bakın; Aşkı da üstteki iki diziyi de ne güzel anlattım üst paragraftaki cümle ile, Aferin bana... :))
Bir hafta daha böyle geçti işte, çenem düştü sanki yine. Yine çok konuşmalı bir haftaydı benim için. Ne yapalım bende böyleyim işte. :)
Sevgilerimle...
=)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)