31 Temmuz 2021 Cumartesi

Güre'de Bayram Tatili - Temmuz 2021

Geçtiğimiz hafta bugün 22.00'da eve dönüş yoluna çıktığımız üzere, bir haftadır evimizdeyiz bile. Bayram tatili üzerinden bir hafta geçti, ben ancak yazabiliyorum bu yazıyı... Sevdiklerimizle az ama öz güzel anılar biriktirdik yine çok şükür.. :))


Bir önceki Cuma günü yola çıkıp Güre'ye, ablam yeğenim Defne annem ve babamla beraber gittik. Uzun zaman sonra yolculuk yapmanın sevindirikliği mi dersiniz, rahatlığı mı; yolculuğu epey bekleyip, nihayet yola çıkınca bir garip ferahlık yaşadım. :))

Pandemi öncesinde senede en az 3 gidişli gelişli uzun yolculuk yapabilirken, senede bir kez yapabildiğimiz bu yolculuğa heves eder hale geldik... 

Defnemin ilk uzun yol macerası idi, ilk defa gördü Saniye kivram ve Kamil kivram da. Pandemi bebesi yeğenim herkesten uzak büyüdü ki, bazı kişiler varlığına bile inanamadı başta kuzumuzun haklı olarak. :)

Kağanım ve eniştem, bir hafta öncesinden Çanakkale'ye gitmişlerdi; eniştemin memleketine ve ailesinin yanına, ablam da bizimle geldi ki bayram arifesinde de Çanakkaleye geçebilmek adına... :) 

Velhasıl ilk uzun yolculuğuna rağmen, ki 4 saatti ama, fena geçmedi Defnem ile yolculuk. Bir kez Susurluk'ta mola verdik, sonra yola devam ettik. Gece 11.30 gibi Saniye kivramların evin önünde idik... 

Üstteki kolajlarda benim ve Defnem ile babamın fotoğrafı ertesi günden işte... (:


Güre'de uyumak da uyanmak da zorlu idi, zira sivrisinekler bu sene de bir hayli zorladı bizi. Yanımda çay ağacı sos serumumu götürdüm, ilk 4 gün beni onunla yaptığım sinek kovucu korudu. Ama gel gelelim sonraki yaptığım sinek kovucuların ölçüsünü tutturamadım, kollarım bacaklarım maalesef sineklere yem oldu. Bayramdan sonra idi işte, yeni sinek kovucuyu yaptım ama bir türlü faydalanamadım işte. Ondan sonra da dönene kadar her gece sivrisineklerle uğraştım da, uyuyamadım çoğu gece... :)

Defnem ile ablam, arefe günü sabahına kadar bizimleydiler. İki gün yüzdüler, Cumartesi ve Pazar. Defnem suyu görünce başta korktu ama sonra öyle bir mest oldu ki; babamı annemi cup cup diye göstere göstere denize götürmek istedi resmen! :)) Nice yüzmelerine olsun kuzumun inşallah.. 


Hatırlar mısınız bilmem, Güre'de en çok şu gezmelerimi seviyorum derim hep; Akülü sandalye hazır şekilde beni bekler, istediğimde hadi derim ve çıkar giderim. Buna ilk Pazar günü başladım işte, çok sık yapamadı isem de yaptığım kadarı bile yetti işte. Bindim akülü sandalyeme, gezdim Güre sokaklarında... Evlerle dolu lojman kasabası gibi, dükkânları olmayan bir yer ama varsın olsun dedirtiyor; nereye gidersem gideyim, dışarıda kendime uygun yeri bulurum diyemiyorum oradan başka. 

Çünkü orada trafik yok, sokaklar benim geçebileceğim kadar düz ve geniş, bir de gören dik dik bakmıyor da benimsiyor, yol veriyor, selam veriyor ve de yok saymıyor..

Dilerim ülkemin dört bir yanında, şu saydığım özgürlüklerim gerçek olsun; buna ihtiyaç duyar oldum zira!


Pazartesi sabahı, uyandığı gibi yatağıma çağırdığım Defne kuşumla sabah sabah sevdiğimiz müzikleri açıp oynadıktan sonra güne başladık sonra... Kahvaltımızı ettik olabildiğince hızla ve otobüslerine yetiştirdi babam onları ablamla... :) 3,5 saate vardılar Kağanımın yanına, 3 günlük beraberliğimiz sonlandıktan sonra... 

E tatilini diğer yarası da bundan sonra başladı. İki gün boyunca elime alamadığım kitabımı elime aldım onlar gittikten sonra, önce kahvaltıda sonra da gün içinde okudum okuyabildiğim kadarıyla. :)

Sabır kitabı 3 gün önce bitti burada, son 100 sayfa yol yorgunluğu ve dönüş sonrası rahatsızlıklarım sebebiyle olabildiğince yavaş okunmak durumunda kaldı tarafımdan... (:


Bayramın ilk günü sabah banyosu yaptık ve biz bize de olsak bayram hazırlığımı yapabildim öğlen vaktine..  :)

Siz nasıl düşünürsünüz bilmem, o bayram eski coskusuyla kutlanamasa bile o hazırlık yapılacak kadar bu dünya sevilmeli; o bayrama saygı duyulmalı, o bayramın yeri ayrılmalı! Çünkü hayat ancak böyle kıymetli, değerli ve de yaşanılası oluyor. Bu bedenin neşeye, özene ve de ilgiye ihtiyacı var. Bedene özen içindeki canlı kalbinize özen aynı zamanda.. 

Ben de o gün hazırlandım yine; kıyafetim yeni idi, saçımı tokaladım önce sonra dönüp ojelerimi sürdüm ve de sonra fotoğraflarımı çektim. Bu benim için bayramların vazgeçilmezi oldu işte; iyi ki, iyi ki.. :))

Bayramın Sürprizi Vardı Sonra, En Güzeli En Özeli... :)


Farmasi ekip arkadaşlarımdan biriyle, Cuma gününden çıkıp da aynı yere "Edremit"e gidiyoruz diye biliyorduk. Fakat ben Güre desem de, o merkeze gideceklerini söylüyordu. Oysa 3 gün hemen hemen karşılıklı evlerde kalmışız da haberimiz yokmuş. Bunu bayramın ilk günü arkadaşım Ayşen'in Güre sahilinden plaj fotoğrafı atıp üzerine konum eklemesi ile öğrendim ve resmen şok ile mutluluk arasında kalakaldım. Anında aradım, hemen ulaşamadım ama görünce O beni geri aradı; derken düşündüğüm ve aklıma hiç gelemeyecek şey gerçekti, aynı yerde idik meğerse!

Akşama görüşmek üzere şokla sözleştik. Ayşenimle aynı yerde olduğuma öyle sevindim ki, akşam görüşmek için attığım mesajı görene kadar turladım da durdum Güre'yi turlayabildiğim kadar... :)))

Sonra gün bitmeden bir saat öncesinde Ayşenim mesajımı gördü, sahilde müziği duyduğun yerdeyim dedim; bir 5-10 dakikaya yanıma eşiyle yanıma geldi... Farmasi ekibinde Whatsapp grubumuzda tanışıp tek kalp olduğum halde, yüz yüze tanışmadığım nicesinden biriydi; ilk yüz yüze görüştüğüm ve buna çook mutlu olduğum oldu. İyi ki! :)) Üstteki fotoğraf da bu güzel tevafuk gününün hatırasına işte. Rabbim bize güzel bir hediye verdi o gün, çok şükür! (:


Güre'ye gittim ama orada da çalışmaya, heybeme güzel anılar kadar kitaplar eklemeye de devam ettim! :) Şu üstte gördüğünüz kitapların 3'ü Saniye kivrama daha önceden okusun diye verdiğim kitaplar, diğerleri de "okurum dediklerini al kuzum" dediği üzere aldığım kitaplar... :) Velhasıl okuyacak kitaplarım bitiyor derken, yeniden çoğaldı çok şükür ki... 

Sonra Saniye kivrama işimi anlattım, hediyelerimi verdim ve ondan istediklerinin siparişini aldım. Farmasi'li olmanın en güzel yanı da bu bence, nereye gidersem oraya geliyor benimle işim ve hiç sıkılmadan eğlenerek çalışmaya devem ediyorum çok şükür! :))


Güre'ye kadar gitmişken ve bu sefer Pandemi davasıyla kapanma mevzusu da yokken, sonunda Cunda'yı gezmeye gidebildik... :) Bundan bol bol bahsettim aslında İnstagram hesabımda; instagram.com/didolatte_'de... =) 


Tatilimizin son günlerinde bir çorap modelinin modellemesine, örgü öğretmenim Saniye kivramın yanında iken çalışmak ile geçirdim daha çoğunlukla... Modeli tamamlayamadım ama onunla beraber modeli çalışıp kavrayabildim en azından. Bundan sonra devam edebileceğim kendi kendime... ;)

Güre'de iken tek sorunum sanırım denize o kadar yaklaşıp girememekti, ki buna netlik vereyim "deniz soğuk olduğu için giremedim!" :/ Bu durum en başta beni çok çok üzdü, çünkü denizdeki özgürlüğüm çoook başka durumda idi ve buna ulaşmak hala o kadar olanaksız durumda ki! Bu sefer belki olur, denize girebilirim suyun soğukluğu dayanılabilir olursa; demiştim... Olamadı! 

Sağlık olsun diyelim, deniz kenarında kitap okumakla da yetinebildim. Dönüşümüzün gündüzü idi, kenarında otururken sıcak ama sert esen rüzgarın çarpmasına rağmen dayandım resmen. Hem resimler hem de videolar çektim. Onlar da diğer instagram adresim olan yillargecerkendidem'de... :))


Dönüş yolculuğu 22.00'da başladı, gece 02.00''da bitti. Yolculuktan en çok etkilenen Mavişimdi! :/ Gelene kadar kafesin teline tünedi beni göre göre geldi eve kadar. Elimden geldiğince sakinleştirmeye çalıştım ama olabildiği kadar oldu! Ta ki ertesi akşama kadar, beni gördüğü her an kafesin teline tünedi. Sonra ancak çok çok ilgilenince ve ilgilendiğim yetince sakinleşebildi kuşum.. :)

Velhasıl bir tatil maratonu da böyle bitti, anıları sancıları sohbetleri hatıraları sürprizleri ve dolanmaları ile çok şükür çok güzel geçti gitti. Daha nicesi daha da rahatlıkla olsun inşallah; benim de ailemle eski deniz sefalarıma döndüğüm ve de doyasıya özgürleşebildiğim günlerimize olsun e mi!! (:


Okuduğunuz için teşekkürlerimle, Güre tatilimizi çok üstünkörü anlattım ya da bana öyle geliyor belki de; yorumlarınızdan eksik bırakmazsınız inşallah buraları. Sevgilerimle.. :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...