22 Ocak 2017 Pazar

İnternet Günlüğüm 2017 #1 - 2017'nin İlk 21 Günü


Yılın 21. gününü bitirdiğimiz saatlerden, ilk İnternet Günlüğüm yazımla Merhaba... :)

Derler ki; 21 gün tekrarlanan davranışlar, alışkanlık halini alırmış insanda. O yüzden her ne yaparsanız, 21 gün boyunca devam edin. Sonrası için daha kolay adapte olacaksınız... Şimdi yeni yılın 21.gününde, soruyorum size ve kendime; var mı ilk 21 günde edindiğim bir alışkanlığım ve alışkanlığımız?



Madem öyle anlatmaya başlayayım bende; benim alışkanlık diyebileceğim en büyük davranış, yine ilk olarak ders çalışmak üzerine oldu doğrusu. Üstteki resimde, Cuma gecesi son tekrarlarım yaptığım esnadaki romantik anlarım hakim... :)

İlk günlerinden daha da hızlandırmaya başlayıp, yeni yılın 15. gününe dek ders çalıştım durdum doğrusu. Finaller bu dönem daha da fazla zorladı beni, üstelik bir de bunalttı. 15 gün boyunca, hem ciddiye almak hem de fazla umursayarak kendimi bunaltmamak adına iki etken arasında savaştım durdum. Başa çıkabilmek uğruna verdiğim sınavlardan, fazla yorgun çıktığımı söyleyebilirim... .)

14 Ocak 2017, Dönem Sonu sınavlarımızın ilk günüydü ve benim için garip geçti. O gün gecesinden uyuyamadım, bir de 3'e kadar ders tekrarı da yaptım. Annem, babam, ablam, eniştem ve duyan herkese garip de gelse, son gün tekrarı toplu şekilde yinelemediğim sürece boşluk oluyor kafamda. Nedeni şudur ki, tek oturumda 3 derse girmek gerçekten zor geliyor...

Cumartesi sınavlarım güzel geçmişti ama stresim sürüyordu. Annem ve babamla biraz gezindikten sonra, geç de olsa döndük akşam. Direkt ablamlara geçtik. Yemek sonrasında tekrar yapmakta zorlandım ertesi gün için ama sabah erken kalkmak için telefonumu 06.30'a kurdum bu sefer de. Pazar günü döndüğümde, nasıl yorgun olduğumu siz düşünün. :)

Öyle böyle sınavları atlattık ama ablamlarda geçirdiğimiz 4 gün boyunca, ancak toparlanabildim. Anlayacağınız, benim için pek hızlı ve pek yorucu geçti ilk 21 gün. Bir de buna gündemden kötü haberler eklenince, 2017'nin başında gücümüz tükenecek bu gidişle dedim... Ama toparlandım, sınavlar bittikten sonra yine şükür... :)


Sınavlardan sonra yapmak istediğim şeylerden biri okuduğum kitaplarıma dönmekti, bir diğeri de film izlemek. Her ikisine de dönebildiysem de, en büyük acıyı izlememi bekleyen filmlerden çıkardım... :)

Bu hafta bitmeden 6 tane film izledim; 4'ünü Salı günü, 2'sini Çarşamba günü olmak üzere. Düşünün bendeki film izleme özlemini... 

Aşkın İkinci Yarısı (Yerli film; Mehmet Aslantuğ ve Arzum Onan Aslantuğ'un başrollerini oynadığı romantik dram)

Rock Kampı 2- Büyük Final (Disney filmlerinden, Camp Rock filminin devam filmi olan gençlik filmi.)

Wedding Planner Mystery (Yabancı Romantik Aksiyon filmi diyebilirim. Bir düğün plancısı kadının, başına gelen olaylar arasında aşkı arayışını anlatıyor film. Hem romantizm hem de aksiyon ihtiyacımı karşılayan bir filmdi.)

Ata Demirer - Tek Kişilik Dev Kadro 2 (Ata Demirer'in ilk stand up dvd'sinin ikincisi. Benim için ilk stand-up versiyonu hala bir numara. Yeri çok ayrı.)

Dedemin İnsanları (Çağan Irmak'ın nihayet izleyebildiğim 3. filmi, sırada Uzun Hikaye filmi var. Gerçekten dönem tarihini ve yaşanan hayatların dramlarını öyle güzel geçiren bir film ki, umarım sizler de izlersiniz.)

Avcı: Kış Savaşı'na gelince; Fantastik filmlerde izlediğim en güzel filmlerden biriydi. Aksiyon-Aşk-Dram-Fantastik öykü içerikli çok güzel bir filmdi... 


Gördüğünüz üzere, korku filmi hariç her türden filmleri izlemiş olarak bir haftayı geçirdim. 2017'nin ilk 21 günü bitmişken, kurduğum planlarımdan birini gerçekleştirmek üzereyim; aylı en az 8 film izleyeceğim demiştim, 6 film izlemişim bile. Hadi inşallah diyelim... :)


Bunlar haricinde 21 gün içinde; bol ders çalıştım, bir dönem sonu sınavlarımı ve bir ders dönemimi daha geride bıraktım. Dersler sırasında çok az şey yaptım; ördüm, birkaç ufak tefek şeyler izledim ama az yazdım başta. 

Şimdilerde, bol okuyup yazmaya geri döndüm yine. Hali hazırda yazdığım bir hikayeme yeni bölüm atmadım wattpad hesabımda ama yakın zamanda geri dönüş yapacağım ona da, umarım birkaç güne... 

Bol bol İspanyolca, İtalyanca parçalar dinliyorum bu sıra. Henüz İngilizce ve İtalyanca çalışmalarıma dönemedim ama döneceğim ona da yakın zamanda... Şimdilik şarkılarla adapte oluyorum yeniden o sürece kendimce... :) Bu ara sık dinlediğim şarkıcı Dean Martin yine, ısrarla tavsiye edebileceğim bir sanatçı kendisi benim için. 

Yeme düzenime yeniden şekil verdim, özellikle de bu hafta oturdu rayına; akşam üzeri mutlaka tek tabak yemek yemeye ve öğle öğünümü hiç atlamamaya uğraşıyorum. Bol su ve bol solunum egzersizi anlayışımı da sürdürüyorum.

Ve 21 gün içinde kurulu düzenime dair oluşmuş bu yazımı bitirmeden de, Dean Martin'in bir şarkısı ile son vermek istiyorum; Dean Martin - Mambo İtaliano... :) 

Ya sizler, 21 gün içinde neler yaptınız; düşündünüz, tarttınız ve herhangi bir alışkanlığa ulaştınız mı? Yorumlarınızdan mahrum bırakmayın beni. 
Düzenlerimizi kurmak ve güzelliklere ulaşmak dileğimle. Sevgilerimle... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...