12 Mayıs 2019 Pazar

Her Şeyin Başı Sağlık - Mayıs 2019


Mayıs 2019 hastalıkla başladı ve öyle de bitecek sanırken, çok şükür toparlandım diyebilir halde bloğumun başındayım ya... Yeniden merhabalar ve mutlu pazarlar olsun hepimize. Her şeyin başı sağlık; en iyi halimin olmadığı aşikar olan 2-10 Mayıs tarihleri arasında, bir kez daha sağlığımın kıymetini anladığım günlerin ardından söylüyorum bunu. Sahip çıkalım sağlığımıza e mi! :) Onsuz hayatı tanımlamak zor....


Geçen hafta bugün iyiydim, üstteki fotoğrafları bile çektim günlüğümü yazarken... İlacım bitmişti, kalp ilacım ve bir türlü de bulamıyorduk. Hafif baş dönmelerim ve minik minik dengesizliklerim başlamıştı o zamanlar aslında, anlayamamıştım. Düşünmüştüm sadece, "Nasıl olacak böyle?" diye... 

Yaklaşık 1-2 aydır elimde kalan son tablet sebebiyle, iki güne bir alıyordum zaten ilacımı. Derken sonucunda bulamadığımız ilacın elimde kalanları da bitti. Bu sıra, kalp şeker ve kanser ilaçları gibi ciddi ilaçları bulamıyoruz maalesef ülkemde... Ben geçen hafta doktora gidene kadar, ilacımın bulunabilir olduğunu düşünüyordum, depolarda bir yerde belki vardır? diye. Meğer anlaşmaları imzalanamamış ve üretilmiyormuş şu sıra... Hal böyle olunca, önce ilaç bitti ve 5 gün içinde rahatsızlandım; sonra da Almanya'daki kivralarımıza haber ettik de, oradaki üretiminden getirmelerini rica ettik. Tabii doktorumun da onayıyla...

Perşembe günü tansiyon ile başladı rahatsızlığım, öyle bir rahatsızlıktı ki ama Yalova'da başladı, tedavimi alamadım o gün ve elim ayağım boşaldı tümden sanki. Sonra eve geldim yatak döşek ağrıdan sızıdan kalkamaz hale geldim. O hafta başında Kağanım hastalanmıştı, ateşli gribal hastalık geçiriyordu. Vücut düşünce demek ki, onun enfeksiyonundan da kaptım bir şeyler; ertesi güne kadar buna ihtimal veremedik bile... 2 Mayıs Perşembe günü öyle bir güçten düştüm ki, başımdan başlayan ağrı tüm vücuduma yayıldı. Ve gribal enfeksiyon tarzı bir rahatsızlık geçirdiğim aklımın ucundan bile geçemediği o gün, tüm belirtiler (Allah korusun) "atak belirtilerinin tıpatıp aynısıydı!"

Vücut titremeleri, kasılmalar, sinir sistemi ağrısı olduğunu artık bildiğim yanmalar ve migren ağrısı sanabileceğim derecede hassasiyetle dolu baş ve boyun ağrısı... Tüm bunlar olurken, ağlayarak ve de dualar ederek geçirdim o günü; bitsin Allahım, ne olur korktuğum şey olmasın diyerek... Tüm bunlar, bir tek tansiyon düşüklüğü ve kalp ritmi bozukluğundan sebep oldu işte.

Cuma günü hastaneye gittik sabahtan, ama canımı sürüdüler sanki; ben uzun zamandır bu kadar düştüğümü hatırlamadığımı düşündüm durdum, ama diğer yandan da "çaresi bulunacak" diye ummaktan ve güzel şeyler olacak diye düşünmekten alıkoymamaya uğraşıyordum. Önce Kardiyoloji doktoruma gittik, Almanya'dan getireceğimiz ilacı onaylattık ve daha ilacın uzun bir süre Türkiye piyasasında olamayacağını öğrendik. İşin kötüsü muadillerini çok kullandım ve benim kalbime iyi gelen tek ilaç şu anda kullandığım ilaç oldu. Şu anda kullanabiliyorum, zira o gün doktorum elindeki numune ilaçlardan verdi. Eğer ilaçlarınızı arıyor ve bulamıyorsanız, doktorunuza hemen başvurun; ben beklemekle hata bile ettim belki de...

Kardiyoloji doktorum o gün beni hiç ama hiç iyi görmedi tabii ki, hastalığımda gerileme olmuş olabileceğini bile söyledi. Norolöji doktoruna kontrol olmamı istedi, "biraz toparlanır toparlanmaz, ilk fırsatta." dedik. Sonra elimde "kıymetlimizzz" ilacımızı almış hastaneden ayrılıyorken, şiddetli bir öksürüğe tutuldum, hala ağrılarım zaten geçmemiş ki, o öksürükle kusacak vaziyete ve ağrılarım yeniden katlanır vaziyete geldi... Annem bir akrabamızla konuşuyordu bu sıra ve ben "Anne gelmişken bir KBB doktoruna da gidelim, ben kötü öksürmeye başladım." dedim. İyi ki gitmişiz! Kbb doktoru boğazlarımın kötü enfeksiyon kaptığını ve tüm ağrılarımın ondan olabileceğini söyledi. Nasıl bir kuş gibi rahatlayabilirdim ki daha fazla, diye düşündüm o an...

Eve geldik, doktorun yazdığı ilaçları almışken yalan yanlış bir şeyler yemeye zorladım o gün kendimi ve ilaçlarımı içtim. O gün bir yattım, taa akşam 7'ye kadar uyumuşum. İki günlük ağrı, sanırsınız hiç uyumuyormuşum etkisine almıştı beni. Allahım sağlıklı hallerimizi aratmasın, bizleri sağlıklarımızdan geri koymasın inşallah... (Amin...)



Gelgelelim, bitti mi ilaçları kullanınca derseniz, ilk gün öyle gibiydi. Sonra ertesi günlerde, antibiyotiğimi bitirmem gerekiyor diye zorladı isem de kendimi; baş dönmelerim, mide bulantılarım, halsizliklerim ve vücudum benim değilmiş gibi hissetmelerim gibi, göğüs ağrılarım, vücut titremelerim bir türlü geçmedi. Doktorun verdiği ilaçlar beni toparlayacak diye içmeye zorladığım her seferinde daha başka bir şikayetle beni perişan etti. İlk 3 gün kustum, sonraki 3 gün hep yattım uyudum ve kafam bulanık dolaştım, diğer günlerde de artık kafamı ve kendimi hiçbir yönde toparlayamıyorum diye ağlamalara başlar oldum...

Derken, Cuma günü nihayet ilaçları bıraktım. Ben kendi kendime bırakmak zorunda kaldım, acile gittiğimde bana hiç serum bağlama önerisinde bulunmadılar, istediğim halde vermediler. Benim hastalığımı bildirdiğim halde bir an önce çözüm odaklı davranamadıkları için, kullandığım ilaçlar artık kanama yapmaya da başladığı için; kas gevşeticiyi de, antibiyotiği de bıraktık Cuma günü. Çünkü beni uyuşturmaya ve faydadan çok zarar vermeye başlamıştı. İlaç görevini bence yerine getirdi ki, biraz öksürük var sadece başka sıkıntım kalmamış da... Vücudu kendinin bilememek, kaslarımın bu kadar gevşek olduğunu hissetmek ve bazen de hissedememek çok acı geldi!

Dün ve bugün iyiyim, kaslarımı biliyorum ve kafamı toparlayabiliyorum. Bir tek Salı günü toparlayabilmiştim ve biraz ilaç aralığı uzun olunca sağlam kafayla yazabildim biraz İnstagram ve Facebook sayfama. Onun haricinde, buralarda olmadığım süre içerisinde ne kitap okuyabildim ne de örgü örebildim. Meğer tahmin ettiğimden de çok sıkılıyormuşum hiçbir şey yapmazsam! Şimdi iyiyim şükür ki; sağlam değilken hissettiğim, "sağlığımın kıymetini daha iyi bileceğim!" düşünceleri ile dolu doluydu. Uykuma da, bazen ertelediğim dinlenme ritüellerime de daha çok dikkat edeceğime söz verdim kendime. :) Sağlık çok ama çok kıymetli, 10 günlük aradan sonra buraya dönüşüm bu konular varken başka bir konu olamazdı!

Oradasınız, sağlığınıza dikkat ediyorsunuz değil mi? Ben kendime söz verdim, sizler de söz verin. Ne sağlığınızı ne de ona bağlı olarak hayatınızı ihmal etmeyin. Döndüm ben, çok şükür de iyiyim ve daha iyi günlerimi yazacağım. Sevgilerimle... (: 

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...