5 Mayıs 2013 Pazar

Ve Vizeler Biter...



Dün sınav sonrası Babam ile Annemleri alıp gezmeye çıktık. Akşama kadar hava çok sıcaktı, akşam da gün batımı kusursuz derecede güzeldi. Artık ders çalışmalar epey zor olacak bundan sonra. Hadi hayırlısı... :)


Ders çalışmanın zor olmaya başladığı bu günlerde, dün ilk 4 dersin sınavıyla başlayıp bugün de son 3 dersin sınavına girerek vizelerimi sonlandırdım bugün...

Genel itibariyle zorlanmadım bu vizelerde. Sanırım sene başında zorlandığım gibi değil artık, gittikçe alışıyorum evde okumaya. Örgün öğretim gibi olmuyormuş cidden. Başta zorlanmıştım ama gittikçe alışıyorum.

Bilindiği üzere; Açıköğretim Sınavsız İkinci Üniversite'de Sosyoloji bölümüne başvurdum, okumaya başladım bu sene. Güz Döneminde öyle çok zorlayan bir ders olmamıştı beni. Ancak bu dönem beni zorlayan bir ders var ki, bir türlü anlayamadım gitti. Hele benim gibi Sözeli kuvvetli biri ve sayısalı sevmeyen biri için, sayısalı evde çalışmak daha zor. Matematik 1 harici Matematik görmedim ben, Geometri deseniz hiç sevemedim. Evet Aslında pek matematikle de alakalı mı bilmiyorum bu ders.

Dersin adına gelirsek, Sembolik Mantık. Ben sevmedim dersi. Biliyorum yukarıdakiler de full bahane gelecek, ama bazen olmadı mı olmuyor. Kısacası, dün Sembolik Mantık dersi vizesi olan derslerden biriydi ve epey basit geçti benim için. Bilmeyen anlamayan biri için nasılsa öyleydi işte. :)

Değerlendirme yapacak olursam; Dün Sembolik Mantık harici güzel geçen bir sınav oturumu oldu, bugün de Türk Siyasal Hayatı dersi harici güzel bir sınav oturumu oldu. Ancak Sembolik Mantık ile Türk Siyasal Hayatı bir kefeye konamaz tabii ki. :)


Şimdi Finalleri bekleyeceğiz. Ve birkaç gün sonrasında da, sakinlikle finallere hazırlanmak için ders çalışmalarıma devam edeceğim. Bu dönem vizelere çalışırken ne kadar rahatsam, o kadar da stresliydim. Sebebi; evde oturmanın verdiği bir şeylere sarma gerekliliği oldu. :)




Tanıştırayım, koruyucum. :) Gerçekten, İçtikçe iyi hissediyorsun kendini. Bir slogan bu kadar iyi olabilir. Beni bu sıra, yani 3 gündür, yalnız bırakmıyor yine sağolsun. Neden mi? Anlatayım. :)

2 gündür yeterince sakin ve olumluyum. Tabii Cuma günü haricinde, 2 gündür. Cuma günü sabahtan uyandığımda, şiddetli bir baş dönmesi başladı. Sonra gün boyu devam etti. Tüm dengem sarsıldı. Ve en nihayetinde, günü yatarak geçirdim. En ufak bir hareketimde baş dönmesi yaşıyordum ve günü hiç uyumamış gibi göz kapaklarımın ağırlığıyla geçirdim...

Annemin tahmin ettiğine göre, problem kulağımda. Ki bende öyle olduğunu düşünüyorum. Çünkü normalden farklı olarak artık başım dönerken kulağım da ağrıyor ve çınlıyor. Annem Kristallerin kaymış olabileceğini, ya da kulağımın iltihaplanmış olabileceğini söylüyor. Bakalım; Doktor koyunca teşhisi, anlayacağız ne olduğunu...

Sınav günü ve sınav esnasında da olacak diye endişeliydim aslında. Ama şükür ki Cuma günkü kadar şiddetli olmadı. Hastaneye gitme fırsatımız da olamadı Cuma günü. Babam işte diye endişelenmesin dedik, biraz da ben hastaneden korktum doğrusu. Ama en yakın zamanda gideceğiz inşallah.

Ve en nihayetinde Cuma günü iyileşmeme destekçi ve Dün de sınav sonrası yardımcım olarak imdadıma koşan ayrandı. Ayran benim en sevdiğim içeceklerden biri, iyi ve kötü anlarımda yardıma koşuyor annem kadar olmasa da... :)

İşte bu sıralar zaman böyle geçti; vize hazırlıkları ve vize sınavları ile. Sonuç endişe de kalktı gitti, streste. Ve umarım bir daha gelmez. Tam okul bitti derken, stres ile okumamak taraftarıyım artık. Şükür Üniversite ortamının güzelliğini tattım ve çok güzel dostluklar edindim. Bundan sonrası güzellik olsun istiyorum, hepimiz için...

Sevgilerimle... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)

Related Posts Plugin for WordPress, Blogger...