2 gün önce 29 yaşımı doldurdum, dolu dolu 29 yaşında bir birey olarak yazıyorum bu yazımı. O gün bana bir kez daha çok şükür dedirten, iyi ki doğmuşum dedirten; önce annem babam ablam eniştem yeğenlerim ve sonrasında da canıma can katan yoluma yoldaş olan sevdiklerime çoook teşekkür ederim. İyi ki varlar!
Bir de bana her doğum günümde "çok şükür" dedirten, yaşamı seven yanıma teşekkür ederim. Bu yaşıma kadar onun da eşliğiyle geldim. Çok şey atlattık, çok şey paylaştık; döndük hep birbirimizle kucaklaştık, döndüm hep onun sayesinde sevdiklerimle ve hayatla kucaklaştım. Farkındalık dolu yanıma bin şükür.. =)
Geceden ilk doğum günümü kutlayanım Damlam olmuştu sağolsun, çocukluk arkadaşım beraber büyüdüğüm canımın içi "Didomm İyi ki doğdun. Seni çok seviyorummm. Kalanı yarın artık iyi geceler <3<3" yazmıştı... :) Sonra ben yatağımda yeni yaş değerlendirmesi adına yazdığım şu yazımdan sonra uyuyup, sabah çok güzel bir güne uyandım yine. =))
Uyanıp el yüz yıkadıktan sonra ilk arayanım ise can dostum Merom oldu... Özlemden sesimiz titriyordu, ben dayanamadım biraz kenardan kenardan gözlerim sulandı. Bir doğum gününde daha ayrıyız, hadi onu geçtim yakın zamanlarında bile görüşemedik ki; bize dokunmaması mümkün değil gibiydi... Bana dedi ki, "Bu sene hiçbir şey yapamadım!" Şapşik işte, sanki bir şey yapması gerekiyor. :) Tamam doğum günlerinde şımartılmak, şaşırtılmak çok güzel; ben de sevindirmeyi sevdiğim için yapıyorum ama yapacaksın diye bir kaide yok. Güzel atıştık, çekiştik, telefonu kapatamadım hasretle "keşke dedik!"
Sonra yengem arayıp görüntülü "İyi ki doğdun müziği çaldı ve söyledi bana". Artık kopmuşum orada, ciddi ciddi ağladım yine. Uzağımızdaki sevdiklerimizi çoook özledim! Öyle işte... :) Allahım uzağımızdakilere sağlıcakla kavuşabileceğimiz zamanlara eriştirsin yeniden bizleri...
Sonra telefonu bırakamadan, Farmasi Ekibimden kutlamalar başladı. İkinci ailem olan o güzelim ekip, o kadar güzel sözler yazdılar ki çok utandım! Müdürlerim, ekip arkadaşlarım, birbirimize destek olanlarım, eğitimlere girdiğimiz, toplantılarda sohbetler ettiğimiz nicesi. Ben bir de oturdum buna ağladım tabi! 30'a doğru ilerlemek bunu mu gerektiriyordu, bana bunu neden söylemediniz?! (=
Sonra Sedacım çoook eski şu üstteki fotoğrafımızla videolu hikaye yapmış. Üstünde hareketli yazıyla şöyle yazıyordu; "Neden mi bu fotoğraf? Ne kadar eski olduğumuzu hatırlamak için :) İyi ki doğdun, iyi ki hayatımdasın, nice mutlu yılların olsun. Yüzündeki o mükemmel gülüşüşün eksik olmasın!" =))
Sevdiklerine böyle şeyler yazdırabilmek çok güzel değil mi? Bunun üzerine beni Damlamla beraber görüntülü aradılar, ortak çocukluk arkadaşı olmak bunu gerektirir diyerekten; iki evli arkadaşımla kendi evlerinden sohbetimizi yaptık. Damlam o sırada sütten peynir yapıyordu falan, derken ben biraz daha duygulandım... Sabah beri mutluluktan ağlıyor olmak çok işime geldi, hepimize bunu diledim gün boyu. Dilerim kabul olur, hepimiz çook mutlu oluruzz...
Ah canım Ayşenim, Güre'de başıma gelen en güzel sürpriz oldu kendisi. Bu fotoğrafımızda bayramın ilk gününden, 20 Temmuz 2021 gününden. <3 Canım arkadaşım, Farmasi'nin bana tanıştırdığı en güzel kişilerden biri! =)
Şu cümleler çok hoşuma gitti; "En güzel yaşın bundan sonraki yaşların olacak. Çünküüm ben varım artık hayatında." ;) Tüm güzellikler hepimizi birden bulsun Ayşenim, mutluluk bizi hep beraber sarsın saarmalasın hiç bırakmasın inşallah! İyi ki varsınız!!! :))
Fizik tedavim vardı, saat 13.30'dan sonra iki ders olmak üzere... Bitmek üzere iken kapı çaldı, Çiçek Sepetinden şu güzellik geldi!!! :) Ben derste iken annem açtı ve annem okudu kartını; beni duygulandırdı, annemi de ağlattı! Üstteki mesajım o yüzden, annem "görüşmek yasak artık Meryemle" dediği için... :D
Üst tarafta hani o "bu sene hiçbir şey yapamadım" diyen Meryem hanım var ya, yapmış yine yapacağını yani! İyi ki hayatımda benim canım şapşiğim Merom. Işıklı Silindir Hediye Kutusu imiş bunun adı, yanında küçük mandalları ve resimlerimiz ayrıca torbalanmış geldi. Fizik tedavi sonrası biz mandalladık ve baktım ki ışıkları bile varmış. Canımın içinin düşüncesine sağlık, kesesine bereket! =)
Tam bitti dediğim zaman, benim canım ekip müdürüm Gülşah ablam şu güzel fanusu yollamış; o geldi! Ben o kadar şanslıyım ve o kadar güzel ekipteyim ki, kalbi güzel insanlar tanıyorum ve onlarla sarmalanmışım! İyi ki... Beni mutlu etmek için sözleri, cümleleri, aramaları yetmemiş gibi; bir de bu geldi, şok oldum kaldım! =)
Bu güzel fanusum gelmeden önce müdürümüz, "Acil toplanmamız lazım yardımınıza ihtiyacım var!" dedi. Gruba koştum hemen, görüntülü aramasını bekledim diğerlerinin de gelmesini beklerken. Sonra arandık ve biraz lak lak ettik. Derken, şimdi dedi size ihtiyacım var; "Dinliyorum!" dedim. Hep bir ağızdan "iyi ki doğdun" şarkısı söylemeye başladılar. Ben şok, hop orada da gözlerim doldu! Daha ne diyeyim ki, mutluluk özlem ve bolca kucaklaşmak istediğim bir gündü. Yanımdaki aileme sarıldım bol bol ben de! :)
Canım Damlam bu resmimizi bulmuş sonra, o kadar tatlıyız ki! :) Son zamanlarda pandemi sebepli görüşemedik, en yakında bulabildiği fotoğraflardan biriymiş bu. Bir araya geldiğimiz bir iki görüşmede de fotoğraf çekmek bile aklımıza gelmedi malum! O gün söz verdi, hem gelecek Damlacım beni görmeye hem de bir dahaki doğum günüme hazırlık yapmak üzere fotoğraf ve videolar çekecekmiş şimdiden! :D
Canım Damlam, hep var ol yanımda yakınımda, uzağımda kıyımda. İyi ki hayatımdasın canım kardeşim!
Veee sonra akşam kutlamaları başladı, ablamların yeğenlerim adına bana yaptırdığı pastam "İyi ki Varsın Teyze" temalı! İyi ki siz varsınız, iyi ki canım yeğenlerim ve canım ailem... :)
Doğum günü yemeği ve sonrası pasta keyfiii. Bugünümüze çok şükür, ailemin ve sevdiklerimin varlığına bin şükür! Fotoğraflarımızı sağolsun eniştem çekti, kendisiyle fotoğraf çekinmeyi başaramadık! :) Çocuklar rahat durmadı, daha doğrusu Defneciğim duramadı! :)
Nice kutlamalarımıza, nice fotoğraflarımıza nice güzel anılarımıza olsun inşallah. Neyse ki eniştemi ben çekmiştim! (: Artık bir dahaki kutlamaya has, umuyorum şu ekranda hepimiz toplanabileceğiz. Ya annemlerin hepsi eksik kalıyor, ben yeğenlerimle oluyorum; ya da mutlaka birileri eksik kalıyor artık fotoğraflardan. Çekilen fotoğraflarda bile, bazılarımızın gözleri kapalı veya kaymış! :D
Gerçi artık ben 29 yaşındayım, iki yeğenli bir birey ve evde çalışan hayallerini gerçekleştirmeye hazır haldeyim çok şükür. Daha kendinde ve daha fazla bu konuları sorun etmemem gerektiğini öğrenmiş olmalıyım! Günü kurtarmalı, yaşadığım her ana şükretmeye devam etmeli; sevdiklerimin bana verdikleri sevgileri almayı bilmeli, onların hayatımdaki varlıklarına şükretmeyi bilmeliyim!
Ben iki üç gündür yine çok mutluyum ve hep öyle olmaya da devam edeceğim. Çünkü sevmek sevilmek çok güzel, bir de gösterilen sevgiyi hissetmek; onu samimiyetle görebilmek ve kavrayabilmek! Allahım hissetmek isteyen bu duyguları yaşamak isteyen herkese nasip etsin. Allah biliyor ya, 29. Yaşımı doldurduğum o gün hatırladığım en net ve eskide yarası kalmış duygum şuydu;
"Benim de arkadaşlarım olsun, ailemle sevilir sayılır haldeyim çok şükür ama ben çevrem de olsun yaşıtlarımla da bir bağım olsun istiyorum Allahım. Allahım ben kabul edilmek istiyorum, yaşıtlarım tarafından da!" diyordum.
Kendi içimde dışarının bana gösterdikleri kötülüklerini kabul etmemeyi öğrendim çok şükür. Ben 29 yaşıma varana kadar çok şey öğrendim, çok zulüm, çok karamsarlık ve çok kez çamura batıp çıkmayı deneyimledim "duygularım sayesinde." İyi ki bugünümdeyim, iyi ki her şeyi yaşadım ve zamanı gelince de gerçekleri öğrenmeyi başarabildim!
Ben 28 yaşımı da, öncesini de çok sevdim! Darısı 29'a ve 30'a da olsun... Darısı cümlemize de olsun... Bana bu güzellikleri yaşatan sevdiklerim, iyi ki hayatımdasınız. Varolan her şeyi olduğu şekliyle doyasıya yaşamayı ihmal etmeyeceğim! Bu da benim yaşamdan öğrendiğim en büyük hissiyatım. Rabbime şükürler olsun.
Sevgilerimle... =)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)