29 Temmuz 2018 Pazar
Pazar Yazısı #49 - Mezun Pazarım İdi
Mezun Pazarı nedir diye sorarsanız eğer, dün mezuniyetimden haberdar olmuş ve bugün keyfini sürer iken aklımda derslerin olmadığını düşünürken bu yazıyı bugün yazmalıyım dedim. Ciddi anlamda 8 senedir üniversite okuyan ben (2 senelik örgün öğretim (yükseköğretim), 6 senedir de Aöf İkinci Üniversite olmak üzere), bu pazar dersleri düşünmeden bir Pazar geçirdim. Bu benim öğrenmekten değil ama okuldan mezun olduğum ilk Pazarım idi... :)
Sorumluluğunu yerine getirmiş ve kendine hayalini kurduklarından birini daha gerçekleştirmiş biri olarak, bu yazıyı kendimle gurur duyarak yazıyorum. Zira 6 yıldır, yorgun düşüp hastalıklarla veya hastalığımın verdiği garip durumlar altında zaman zaman ders dahi çalışmakta yorulduğumu farkettiğim anlar oldu ama vazgeçmedim şükür ki... (:
Bugün sabah kahvaltımızdan sonra, geçen hafta bugün örmeye başladığım üzere pembe bluz örmeye devam ettim ve balkondaki televizyonumuzda youtube uygulamasından 1 film izledim, birkaç da video. Filmin adı; Dünyanın En Güzel Kokusu 2 idi. İlk filmini geçtiğimiz senelerde izlediğimde, gözlerim dolu dolu bitirmiştim filmi ama bu filmde de bir tebessüm vardı yüzümde hafif hüzünle. İlk film gibi izlenebilirdi bence, bu hikayenin sonu nasıl bitiyor diye merak edercesine... :)
Bu Pazar benim için mezun olmuş bir öğrencinin mutluluğu ve gururu altında geçti anlayacağınız, ne zamandır film dahi izleyemiyordum rahatlıkla; şükür ki gönlümce bir film izledim, daha nice filme ve kitaba olsun...
Dediğim gibi; öğrenmek hayatın içinde kısıtlı bir süreç değil, hayatın kendisi bana göre. Öğrenciliğim bir ömür bitmeyecek, zira bu hayatı böyle yaşamayı seviyorum; basit şekilde bir ev alışverine de gitseniz, tanıdığınız tanımadığınız nice ortamlara da girseniz, çevreden öğrenecek bir şeyler bulmaya hazırlıklı olarak.. Gitmeniz gereken hastane kontrolüne de gittiğinizde de, hayatın içinde nerede olursanız olun öğrenmeyi hayatın kendisi bilmek gerek...
Hepimize nice pazarlar olsun; sorumluluk bilip sıkıntısını duysak da öğrenmekten zevk alırken, sürekli sistem değişmesine maruz kalmadan, stres ile sıkıntıları karmaşıklıkları ve de ezberlenecek müfredatları içimize dert etmeden, içinde bulunduğumuz hayata dahil olabilerek öğrenmeye devam ettiğimiz bir hayatla!
Sevgiler... :)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)