10 Kasım 2012 Cumartesi

Telaşenin İçerisinde Ben...



Antalya yağmurlu bugünlerde , yurdun çoğunluğunda olduğu gibi... Bir yağmur yağıyor hava kararıyor, bir güneş açıyor hava aydınlanıyor... Dışarı çıkacaktık yengemlerle, çıkamadık. Bugün kız evinde kınamız var, umarım hava yine bozmaz. Dua ve temenniler halinde, sürüyor telaşımız... Şu an hava resimde göründüğü gibi, açmak ile yağdırmak arasında, kararsız. :)


2 gündür Antalya'da dedemin evinde telaşenin ve kalabalığın içinde, ne internete girebiliyorum, ne de canım istiyor. Uzak diyarlarda kalmışım gibi hissediyorum. Hem çoğu sevdiğim yanımda, hem de gözüme batan 1-2 kişiye karşı da sabır savaşı veriyor gibiyim. Evimizden ayrı 15 gün geçirdik annemle Antalya'da. Ve özledik evimizi ve ablamları fazlasıyla...

Şimdi o 15 gündür beklenen 2 gün geldi çattı. Asıl telaş şimdi mi başladı bilmiyorum ama, şu telaşenin içinde kendimi oyalamaya uğraşıyorum 2 gündür. Çünkü yemek ve misafir ağırlama telaşında uğraşan bayanlara ne yazık ki elimden bir şey gelmediğinden yardım edemiyorum. Bende kendi kitap okuma ve müzik dinleme girişimlerimle bir köşede takılmak durumunda kalıyorum, bayanların iş yaptıkları esnalarda. Allah yardımcıları olsun valla bayanların.

E haklı yere sıkılıyorum bende. Bana laf düştüğü esnalarda konuşuyorum, onun dışında kulak misafiri dahi olmayı istemeyeceğim tanımadığım köylülerin isimleri ve muhabbetleri dönüyor, bende susuyorum...

Annemin iki dayısı yengelerimle beraber ve annemin iki teyzesi burada. Evde dünden önceki gün bir halamla beraber 8 kişi idik. Dün bir teyzemi akrabaya yolladık, yoldan da diğer teyze ve eşi gelince 9 kişi olduk. Eniştem ve teyzem dışında kalan yengemlerle annem ve benden oluşan 4'lü büyük salonda yattık. Gece sohbetiyle beraber, bir arada yatmak çok güzel bir duygu... :)

Ev biraz sessizleşmiş ve dinginleşmiş haldeydi 1 saat öncesine kadar. Yengemler, Annem, ben ve Annemin büyük teyzesi evde ufak tefek yemek işleri harici rahat oturmaktaydık. Az önce beyler de, annemin ortanca teyzesi de eve geldiler. Kahvenin kokusunu mu aldılar acaba? :) 


Kahve içtik, fal faslı var evde. Bayanlarla oturuyoruz, sıkıntım biraz geçti. Falımı kapattım, sıramı bekliyorum. :)


Sıkıntım biraz yüksek sesle müzik dinleyince geçti. Bilgisayarım da elimde. Onun harici elimde kitap olunca da mutluyum. Ama çoook özledim evimi, şehrimi ve babamla ablamları...

Bu gecede babam yola çıkıyor. Heyecan dorukta. Özlem büyük... Hayırlı yolculuklar olsun canım babacığıma... Güzel geçsin şu telaşe de, hayırlısıyla...

İşte böyle geçti 2 gün daha. Bugün kına yarın düğün... Saat 6'ya doğru kınaya gidiyoruz. Kıyafetlerimiz geldi dayımlarla, 2 gün önce. Hepsi çok şık. Nurcan Teyzemin ellerine sağlık. Ama daha denemedik bile, henüz resim de yok. :)

15 günde elbiselere giremeyecek kadar kilo almadım ama, korkum doruklarda şu sıra. Umarım olur kıyafetler. :/ :)

1 yorum:

  1. merhaba:):)sizi bloğuma beklerim beğenirseniz izleyicim olmanızıda isterim hoşçakalın:)
    http://suslupuslublog.blogspot.com/

    YanıtlaSil

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)