27 Mart 2021 Cumartesi

Yarım Kalanlara Rağmen - 25.03.2021

 

Zeynep Sağdaş'ın Yarım Kalanlara Rağmen adlı bir parçası var, hatırlar mısınız? Bu haftanın konuları itibariyle, "Yarım Kalanlar" düşüncemi kabullendiğim ve yarım kaldıklarını hazmettiğim için; "Yarım Kalanlara Rağmen devam edebileceğimi kabulleniyorum artık!" dedim. Bu yazımın adı bu sebeplerle Yarım Kalanlara Rağmen oldu, çünkü bu konular bana o şarkıyı anımsattı. 

"Her giden bir parça çalıyor benden, Yarım Kalanlara Rağmen!" :) İyi okumalar...



Yarım Kalanlar diye bahsettiğim, aslında sadece umutlarımı çaldı. Umutlarım geride kaldı gibi hissediyorum ama yerini de yenileri aldı... Geride bırakmayı bence daha yeni yeni hazmedebildim. İyi ki de, nihayetinde bunu kabullenebildim... Son 2 haftadır farkettiğimi söylüyorum, benim için doğru yolun "ilerleyen zaman diliminde, umut ettiğim gibi bir iş hayatına atılmayı beklemek olmadığını" nihayetinde kabullendim. Yoluma devam ediyorum, Network Marketing'de kendi ekibimi kuruyorum ve evde iş sektöründe istediğim gibi istediğim bir zaman diliminde çalışabiliyorum... 

Bunları hissetmem, yaşamam ve kabullenmem gerekirmiş meğer; çünkü geçen zaman diliminde, satışı yapabileceğimi düşünmüyor ve buna kendimi asla hazır hissetmiyordum. Şimdi kendimi hazır, bu konuda denemeye ve çabalamaya istekli, bir de bu kadar iyi hissediyorum ki; aylar öncesinde bile bu düşüncelerime çok yabancı idim oysa... :)

Bu hafta yarım kalan örgülerimi tamamlama planlarıma başladım. Son 5 yarım örgü işim kalmıştı. Geçen haftasonu, ilk olarak üstteki yarım siyah bere boyunluğumun ipini aldırdım annemlere ve bu haftabaşında başladım ona. Hafta boyunca ilk onu, sonrasında diğer üç tanesini de bitirdiğim üzere; kaldı şu saat itibariyle iki yarım örgü işte... (: 

Bu arada iş çalışmalarım iyi de gidiyor, evde çalışmak ve bir uğraş içinde olmaya, örgülerim haricinde bir de bir iş kurmayla uğraşıyor olmak; üstelik gayet de kendimden beklemediğim huzurla başarılı devam ediyor olmak, beni çok mutlu ediyor bu ara... Çok şükür, çook... 

Diyeceğim o ki bu konuda; bazı şeyler olmuyor ise, zorlamadan olanı kabul etmek gerek. En azından benim için öyle olmalı, kabullendim. 10 senedir, hayallerim normal bir iş hayatım olsun diye idi. Ama bildim ki, olmuyor. Olmaması için bir sürü sebep var, oldurmak içinse çok uğraştım ve çok oldurmaya uğraştım. Ama öyleymiş ki, bazen de bizlerden aykırı gerçekleşmiyormuş hayallerimiz... 

Acı da olsa olduramadıklarımdan yana, artık hayallerimi hayal kırıklıkları yapmak istemiyorum. 10 senedir olmuyorsa, her şeyi değiştirdiysem; illa ki olmasını istediğim şekilde olmak zorunda değil. Oldurabildiğim kadarıyla da mutlu olabilirim, tercihlerimi değilse de gidişatımı değiştirmeyi bilmeliyim! =) Bildim...



Salı günü annem ve yeğenlerim bizim evdelerdi. Güzel bir gün geçti yine, yeğenlerimle yaşlarından ötürü geçiş dönemleri sebepli tartışmalar yaşamaya başladıysak da bu ara... :) Ne çabuk büyüyorlar demeyeceğim, doğan büyüyor neticede... Defnoşum da pandemi ile büyüyenlerden ve şu oturuşuna bayılıyorum! Maşallahları alalım buraya, biz bu sıralar tay tay da duruyoruz ve yürüyeceğiz inşallah bundan sonra da. Darısı tüm yürümesini beklediğiniz evlatlarınıza olsun, Defnoşumla beraber... 

Bu ara Defnoşumun ve Kağanımın çocuksu düşüncelerine kavuşabildim, ayların telaşesi ve ne yapacağımı bilemez hallerimden sıyrılabildim. Bu hafta benim için hislerimin ve yapmak istediklerimin netleştiği bir haftaydı. Yapabilirim dediğim yolda ilerleyebiliyorum işte. Amaçlarım için yollarımı değiştirebildiğim sürece daha iyi hissettim kendimi de. İşte bu durum çocuksu düşüncelere kavuştum diyebildiğim bir durum.. Çünkü her şeyi kafaya takmıyor çocuklar, biraz ağlıyorsa önüne çıkan bir başka mutlulukla toparlayabiliyor kendini yeniden. Çok da takılmıyor yani olmuyorlara ya da illa ki "ömrüm boyunca bunu olduracağım" diye dolanmıyor her durumda... Böyle olmalıyız, böyle bakmalıyız biraz olaylara. Olmuyorsa vardır bir hayır, oldurabildiklerimize bakalım. :)


Çarşamba günü Mart ayından bir siparişim daha geldi sonrasında... Farmasi'de seviye alabileceğim bir ayım daha bitiyor. Yavaş yavaş ama emin adımlarla ilerliyorum işimde... Farmasi'yi hem işim gibi görüyorum hem de çabaladığım kadar kazanabileceğim, yapamadığımda da beni zorunlu tutan hiçbir durum olmadığının da farkındayım! Bu çok önemi bir durum iş dünyası ve iş kapısı noktasında... (=

Benim işim geleceğin işi ve o gelecek geldi! =) Hem ihtiyaçlarımı indirimli ve bana uygun fiyatlarla alıyorum, benim gibi bu işi yapabileceğine inanmayanlara da kendime yetecek kadar kazancıyla satabilme şansına sahip oluyorum... Ekibimde işimi öğretiyorum, manevi destek motivasyon ve yapabileceğimiz yönleri beraber bularak işimizi kurmaya uğraşıyoruz beraber. İşime ekibime katılmak isterseniz, alt paragrafta mavi renkli bulunan yazıya tıklayabileceğiniz linkimi bırakıyorum. Sizlere teklifimdir, ekibime katılın; işimizi anlatayım, zorunlu olmadığınız bir sistemde çabaladığınız kadar kazanabileceğinizi öğreteyim. :) Biz ekibimin üyeleriyle birbirimize destek çıkıyoruz her birimiz, yapamayacağınız veya yapmak istemediğiniz hiçbir şeye zorlama yok benim ekibimde... =) İyi ki dediğim ekibime, sizleri de bekliyorum açtım kollarımı! :))

Bu da benim sistemime kayıt olabileceğiz formun bulunduğu linkim; her hafta eğitimlerimizle, aktivitelerimizle ve çalıştıkça kazanabileceğimizin desteği ve özgüveniyle birlikte çalışabiliriz. Deneyin, başarırsak karımız olur veya başaramazsak bile "denedik de olmadı" deriz. Bu öyle mühim ki şu devirde! :)


Perşembe gecesine girdiğimiz gün, bir haftadır elimde olan "Aşka Düşünce" adlı kitabımı bitirdim... :) İlk Bkmkitap Alışverişimi okumuş muydunuz? O alışverişimden okuduğum ilk kitabım oldu bu kitabım... 

Güzeldi, eğlenceliydi ve uzun zamandır okumadığım sakin hikayelerden biriydi. Romantik, gündelik, rahat okunan kitapları okumayı özlemişim meğer... En sevdiğim roman tarzıdır yine, çerezlik ve edebi... Bir de fantastik severim ya, o alanda okumama da bir kitap sonra devam edeceğim yine; uzun zaman oldu fantastik okumayalı da...

Aşka Düşünce, Martı Yayınları ve Marie Force adlı yazarlı romantik bir kitaptı... Aklımda soru işareti kalmayacak şekilde çok güzel bitti diyecektim ki, son anda bir hikaye aklıma takıldı. Kitapta Luke adlı yan karakter var idi. Onun aşkında son nokta ne oldu acaba? Sevdiği kız üzgündü, o dehşet verici bir hikaye ile kocası ve çocuklarını kaybetmişti; ama orada bitmedi izlenimi yarattı bana! Öyleymiş ki, aşkları yarım bırakılmasa kızın ailesi tarafından onlar çok sevmişler birbirlerini ve öylesine mutlu olacaklarmış hani... Ama yollar değişmiş, aşkları yarım kalmış. Yarım kalanlara rağmen, onlar hayata devam etmeye çalışmış. O hayat bir kez daha yaralarını beraber sarabilme fırsatı vermiş, sanki onların görebilmesini de yazarımız yazmayı tercih etmemiş veyahut fırsat bulamamış gibi... =)

Okuyun derim, eğlenceli ve de "aşk kaybettiğinde değil ondan vazgeçtiğinde biter." sözünü tamamiyle içeren ve benimseten çerezlik bir hikaye... Ben çok eğlendim okurken... :)


Bu yazımda diyeceklerim bunlar; "Yarım Kalanlara Rağmen" devam edebilmeyi bileceğime dair kabulleniş ve teslimiyet içine girdim! Koşullarımın değiştiği kadar, kendimin de değiştiğini kabullenmediğim için gereksiz yere kendimle kavga etmeye devam etmişim. Oysa artık eskiden istediklerimi gerçekleştirmeye dair gücüm de yokmuş hevesim de kalmamış. Meğer istediğim çok basitinden elimden geleni yapabilmem imiş. Herkese "elimden geleni yapıyorum" derken, kendimi o yola sokmayı bir türlü başaramamışım... Gördüklerim için, rabbim bana bu günleri gösterdiği için mutluyum işte. Mart 2021 bana bunları hissettirip rahatlattı şükür ki. Daha fazlası için de çabalamaya devam ediyor olacağım...

Yarım kalanlara rağmen diyebildiğiniz şeyler olsun hayatınızda, o sevinciniz ve mutluluğunuza sımsıkı tutunun. Hayatta kendi yenilgilerinize rağmen ayakta durmayı unutmayın...

Sevgilerimle... (:


Farmasi ekip linkime buradan da ulaşabilirsiniz. :) Siz formu doldurun, ben sizi arayayım... Kendinize şans verin, belki sizin de yolunuz buradadır...

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)