4 Aralık 2018 Salı

Bir Amacım Var, Sesimizi Duyuralım - 04.12.2018


Dün Dünya Engelliler Günü sebebiyle yazdığım, Ben Bir Engelliyim yazımda bildirmek istemiştim; rehabilitasyona giderken yaşadığımız sıkıntılarımızı ve yaşamın içinde hangi alanlarda engellendiğimizi... Ne yazık ki sorunları dile getirme fırsatlarını dile getirmekten öteye, kutlama boyutuna ulaşamadık böyle bir günü. Kutlamaya da kalksak, her gün bizim olmalı bence. Bu bir farkındalık günü diyoruz, ama o da bir günden öte her gün olmalı!



Ben dün sadece bilinsin diye yazdığım bu yazımın ardından, twitter'da engelliler için "yani bizler için" artık hiçbir problem olmadığı ve engelleri tamamen aştığımıza dair imalarda bulunarak tweet yazan hesapları gördüm. Bu kişiler Engelleri Aşıyoruz tabelası altında, çoğunlukta birebir şu iki tweet'i yazmıştı; 

Ülkemiz bugün, engelli vatandaşlarımızın hayati şartlarının iyileştirilmesi, sosyal ve ekonomik olarak desteklenmesi, geleceğe güvenle bakmaları konusunda yaptıklarıyla , dünyada örnek gösterilecek konumdadır. --> Bu twitin birebir örneğinin bulunduğu linklerden biri bu...

Ülke genelinde 97 bakım ve rehabilitasyon merkezinde 7 bin engelliye hizmet veriliyor. Engelli bireylere destek olmak için her birine ortalama 650 TL engelli aylığı ödeniyor. #EngelleriAşıyoruz --> Örnek Twitlerden birinin linki, bu da bir diğerinin linki...


Senelerdir fizik tedavi ve rehabilitasyon alıyorum ama günden güne bu konuda işimiz kolaylaştırılmıyor, daha da zorlaştırılıyor. Çoğu hesapta, sorunlarımızı dile getirenlerden öte bu iki tweet vardı. Ama ben 2007'den bu yana rehabilitasyon alıyorum, 18 yaşımı da geçtim ama ne ben ne de birçok tanıdığım engelli maaş desteği alamıyor. O maaşın şartlarını bize, ailemizle bağdaştırarak sunuyorlar. Anne babamızın maaşı, evimize giren gelir meselesi. Bir yerde artık bunu önemsemiyorum; inanın ki... Ama şunu da düşünüyorum, bahsedilen bu maaşı 18 yaşımdan beri alabilse idim; daha çok ve daha verimli tedaviler alabilirdim, (misal hidroterapi alabilirdim, beni büyük yerlere taşırdı) bu kadar zora düşmezdim bence...



Engelli maaşı talebinde bulunmak için yazmıyorum bu yazıyı bugün ama o da hakkım devletim versin de isterdim... Ama benim şu an daha önemli bir sorunum var, rehabilitasyonuma gidip haftada iki gün alabildiğim fizik tedavimi alamıyorum 1,5 haftadır.  -- Bunun sebebi, rehabilitasyonlara birkaç ay önce getirilen kamera sistemi... -- Daha öncesindeki zamanlarda bu kadar yasal düzeyde değildi, evde terapi alamamak ve biz ağır bedensel engelliler evde tedavi görebiliyorduk. Ama şimdi devletimiz bizi rehabilitasyon merkezlerinin giriş kapılarında bulunan kameralar aracılığıyla rehabilitasyonlarda görmek istiyor. Ama ben ve birkaç benzer engel durumunu paylaştığım engelli arkadaşlarım, rehabilitasyonlarımıza giderken sorunlar yaşıyoruz...



Üstteki tweetlerimi ekran görüntüsü aldığım üzere, kendimi anlatmaya koyuldum. Bunu amaç edindim, yeniden rehabilitasyonuma tedavime dönmek istiyorum. Eğer ihmal ve gözardı edilirse ve daha fazla süre tedavime dönemeyecek olursam, hastalığımın adında olduğu gibi; kaslarım eriyecek...


Ben bir kas erimesi hastasıyım, ben bir engelliyim. Milli Eğitim Bakanlığına ve bakanımız Ziya Selçuk'a sesimi duyurmaya çalışıyorum, destek verin daha çabuk duyulsun sesimiz diyorum... Rehabilitasyona gidemiyorum, zira rehabilitasyonlardan taşıma hizmeti alamıyorum. Babam emekli ama çalışmaya devam ediyor, çünkü geçinemiyoruz yoksa. Ama her ayın iki haftası biri akşam biri gece vardiyası olmak üzere çalışıyor, işte o vakitler beraber gidiyorduk bir aydır rehabilitasyona. Ayın diğer iki haftasında da annemle gidiyordum ama gittiğim rehabilitasyondan taşıma yardımı istiyordum. Zira evimiz, girişten asansörlü değil. Asansörümüz, birinci kattan itibaren başlıyor...

Peki, annen? derseniz; o da  küçüklüğümden beri her anımda destekçim olmaya devam ediyor ama bir süredir ağır bedensel kuvvet gerektiren durumlarda sadece babam yardımcımız olabiliyor. Engel durumum şu anda daha ileri boyutta eskiye göre ve artık annemin de bedensel engellilik boyutuna ulaşmaya doğru giden çoklu bedensel hastalığı mevcut... Allah korusun, anneme bir şey olursa, onun evdeki ve hayatımdaki desteğini yitirirsek! Düşünmek bile istemiyorum...


Bahsettiğim bu sebeplerden ötürü; yeni sistemle bizi rehabilitasyonda görmek isteyen devlet büyüklerimize,

"Ben rehabilitasyona gidemiyorum, 1,5 haftadır rehabilitasyonum da benden desteğini kesti. Altından kalkamadıklarını belirttiler." diyorum. Önceki yazımda da söylediğim gibi, takdir ediyorum; ben de rehabilitasyonda eğitim görmek istiyorum ama bedensel engelim sebebiyle gidemiyorum!

Sizlere sesimi duyurup, tedavi hakkımı yeniden aktif olarak kullanabiliyor olmayı talep ediyorum. Lütfen ya evde terapiyi yasal boyuta getirin, ya da rehabilitasyonda işlerini bilen taşınma ihtiyacımızı karşılayacak görevliler bulundurma zorunluluğu boyutunda bizlere destek verin!

Amaç edindim, sesimi sizlere duyuracağım. Benim gibi birçok engelli arkadaşlarımın, ağır engelli durumları sebebiyle rehabilitasyon haklarından vazgeçtiklerini de biliyorum. Üzerime düşen bunların sayısını bulmak ise de, araştırıyor ve buluyor olacağım ileriki günlerde. Ne olur yeni bir düzenleme getirin bizlere, yaşamak istiyoruz; sağlığımızı kaybetmek değil!


Twitter hesabım; twitter.com/twit_dido

Ben bugün 07.10'da kalktım, gece heyecandan uyuyamadım aldığım karar üzerine. İsmail Küçükkaya'nın sabah haberleri programında paylaştım sorunumu, yayını boyunca... Bu sabah kendimi olabildiğince iyi anlattım ama okutamadım tweetlerimi. Twitter hesabıma buradan ulaşabilirsiniz... Umarım yayın sonrası görmüştür diye düşünüyorsam da, ilk seferde başaramadım diye pes etmeyeceğim de; biliyorum. Bu akşam haberlerinde de Tweet atacağım Fox ailesine, yarın sabah yine İsmail Küçükkaya'ya yazacağım; sesimi duyurana kadar pes etmeyeceğim inşallah. 

Amaçlarımı belli etmek istedim bugün bloğumda da, bu yazımla... Sosyal medyada sesimi duyurma uğraşlarımı başlattım dün. Uzun zamandan sonra, kışın kaslarım el vermediği için erken kalkamadığım halde, saatimi kurduğum saatte telefonumdan Fox Tv Canlı Yayınını açtım. İzledim, yazdım, dinledim. Sonra bir saat sonra yeğenim okula giderken, anneme babama kaldırttım kendimi. Elimi yüzümü yıkadım, bilgisayarımın başına geçtim; twitlerimi yazdım, Allahım izin verdikçe yazmaya da devam edeceğim...

Ben tedavi olmak istiyorum; hastalığım ilerlemesin, ben atak geçirmeyeyim, daha güzel günlerde sevdiklerimle sağlıkla yaşayayım ve çalışayım istiyorum! Ne olur sesime ses verin, benim gibi ağır bedensel engelli arkadaşlarım ve büyüklerim; 

Siz nasıl rehabilitasyonlarınıza gidiyorsunuz, rehabilitasyonunuz destek veriyor mu? Yürüyemediğiniz için ayağınızın işlevini gerektiğince, toparlanana dek onlar üstleniyor mu? Lütfen yorumlarınızla da bana destek verin, ben de tedavime devam etmek istiyorum. 

Beraber el ele verdikçe, umut daha çok var. (: Sevgilerimle... :)

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.

İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)