3 Haziran 2013 Pazartesi
Endişeliyim, Çok Endişeliyim
Bu Bir Engellinin Ülkesi İçin Endişe Dolu Yazısı;
Endişe ve korku ile yarı uyanık ve benim için yine zor biten bir geceden sonra Günaydın Türkiye'me... 6 gündür Gezi Parkı Direnişi sürüyor hala. Bu zamana kadar Politik şeyler yazmamaya çalıştım bloğumda. Sadece baş sağlığı mesajlarım, duyduğum üzüntü ve milli bayramları kutladım bu blogtan o kadar. Hala da yazmayacağım esasında, sadece üzüntümü ve bir süreliğine sosyal medyadan uzak durmam gerekeceğini yazmak istiyorum bugün.
Eylemcilerin sadece kitap okuyarak, şarkılar söyleyerek başladığı Gezi Parkı eylemi, polisler tarafından şiddet yoluyla engellendi. Ve halkım eziliyor şimdi. Tüm Türkiye'ye yayıldı olaylar. Ve ben fazlasıyla endişeliyim. Ülkemin hali ne olacak? Ne yapacağız? Bu işe ne zaman hükümet bir çözüm bulacak merak ediyorum. Bu iş hiçbir şeye benzemiyor. Tüm Türkiye Özgürlük istediğini söylüyor. Bir ağaç ile başladı belki, ama şimdiki amaç sadece bir ağaç değil. Ve sokaktaki halkta düşman değil! Kadınıyla, Erkeğiyle, Genciyle, Yaşlısıyla, bizim insanımız...
Üzüntüden kendimde değilim bu sıralar. Neye bakarsam aklımı veremiyorum. Hiçbir şey tat vermiyor. Sokaklardaki halk benim ülkemin halkı, benden bizden birileri... Evde bekleyenler çocuklarından ya da akrabalarından, hiç yoksa halkından endişeli, birçoğumuz gibi. Beklemek de fena derecede acı.
Fakat Teşekkür Ederim;
Hiçbir şiddet girişiminde bulunmadan önce isteklerini ve dileklerini güzel bir şekilde dile getirdikleri için halkıma.
Ve teşekkür ederim; genciyle yaşlısıyla, bir avuç insanla başlayan bu direnişe dört bir yandan destek vererek, birlik beraberliğimizin tükenmediğini bizlere gösterdiğiniz için...
Teşekkürler Olsun; Gençlerimize. Büyüklerimize; O güzel yüreğinizle gençlerimize sahip çıktınız, hep birlikte çevremizi temizlediniz, sosyal medya üzerinden de birlik beraberliğin en hasını gösterdiniz... Bizi inancımızı yitirmeye başladığımız bir anda, Türk'ün gücüne tekrar inandırdınız. Teşekkür Ederim. Ama lütfen kendinize dikkat edin...
BU BENİM BİR SÜRELİĞİNE SON YAZIM.
Akıl sağlığım için susmayı tercih edeceğim biraz. Açıkcası endişem ile beraber korkuyorum da. Birkaç gün stresten ötürü rahatsızlandım. Şimdi iyiyim ama dün gece benim için korkunç geçen bir geceydi yine. Annemler Sosyal Medyadan uzak durmamı istiyorlar. Açıkçası onayladım en sonunda bende, her ne kadar zor tutsam da kendimi.
Ben yapım ötürü, etkisinde kaldığım olayların acısını tüm vücuduma çektiren bir tip insanım. Mevsim geçişlerinde ve ergenlik dönemimde bazen nedenli bazen nedensiz korkulara kapılıp ağlama nöbetleri geçirdiğimi biliyorum. Benimle ilgili olsun veya olmasın... Şimdi yine korkuyorum, Tüm sevdiklerim, tüm halkım ve ülkem için. Ve Rahatsızlığımdan ötürü dikkat etmem gerekiyor şimdi, kendim ve sevdiklerim için...
Evet Korkuyorum. Ve bu korku tüm bedenime yayıldı. Bu sıralar uğraşıyorum korkumu azaltmak ve sağlığımı korumak için. Beklemekten başka yapacak bir şey yok, benim için. Sabır diliyorum hepimize. Zor bir süreçten geçiyoruz. Ve inşallah çok geç olmadan, bir çözüm bulunur.
Ben; Ülkemi seviyorum, Halkımı seviyorum. Din, Dil, Irk, Mehzep çatışması yapmadan, Yaradanı yaradandan ötürü seviyorum. Ve yaradanı yaradandan ötürü sevenleri de seviyorum. Barış içinde, fikirlere saygı çerçevesinde, ortak kararlar vererek yaşamayı istiyorum. O, Bu, Şu diye ayırmadan, biz olarak yaşamayı istiyorum bu gökyüzü altında... Dilerim bu çerçeveler altında, huzuru yeniden sağlayacağız. Benim halkım, yüreği temiz ve büyük insanlar...
Dualarım tüm ülkem ve halkım adına... Allahım huzur dolu sabahlara uyandığımız, sevdiklerimiz ve halkımız için böyle endişe etmekten uzak günlere eriştirsin bizleri hayırlısıyla... Hükümet'in ve Provokatörlerin şiddeti bıraktığı günlere çabuk erişelim. Daha çok canlar yanmasın...
Sevgilerim ve Saygılarımla...
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Bloğuma hoşgeldiniz. Yazımı okuduğunuz için teşekkür ederim.
İnşallah beni yorumlarınızdan mahrum bırakmazsınız... :)