13 Şubat 2020 Perşembe

İlk Farmasi Siparişim - Ben De Farmasi'liyim


Ocak 2020'den beri doğru dürüst yazamaz olduysam da, olanlar devam etmeyi sürdürdü. Ocak ayının son sürprizlerinden biri, Farmasi danışmanlığı yapmaya karar verişimiz oldu ablamla... Güzel mi oldu, nasıl olur sonrası; zamanla karar vereceğiz ona da... :) Bu yazım bir girişim deneyimi yazısıdır yani, iyi okumalar dilerim.


2013 senesinde Oriflame Satış danışmanlığı yapmıştım, belki bloğumu önceden beri okuyanlar hatırlar. Yaklaşık 6 ay kadar sürmüştü ama satış denilince bana göre değil derdim o zaman da. Buna rağmen beni epey bir süre meşgul ettiğini ve öyle bir dönemde çalışmak adına beni biraz olsun meşgul ettiğini de inkar edemem hala. Evet, biraz kazanıyor ve hediyelerle de onure oluyorsunuz. Ama yine de hala biraz olsun çevrenizin olması gerektiğini düşünüyorum, bu "Network Marketing" dediğimiz alanda aktif olup başarılı olmak adına... (:

2013'den sonra "Didem'in Gözünden" adlı bloğumda bir yazı yazmıştım çok net hatırlıyorum, adı Kapasite Meselesi Bazı Şeyler idi. Ne olacağını bilmem ama bir daha bu işlere girişmem diyordum o zamanlar da... Olmadı işte, bir kez daha giriştim böyle bir şeye. :) Ama olur ya, bu sefer yeni evimizle zamanla aktif de olursam düşüncesiyle giriştim... Kısmet işte!


Son zamanlarda ablamla örgülerimizi internette de satabilmek için İnstagram'da açtığımız hesabımızda, aktif instagram hesaplarının bizi takip etmeleri adına uğraşıyoruz. Bu aktifliğimiz sırasında farkettik ki "Farmasi" hesaplarını da, diğer network marketing firmalarının da instagram'da varlığı epey fazla. Ama en çok da Farmasi danışmanlarının açtığı hesaplar sanki çoğunlukta gibi geldi sonra...

Bir akşam ablam bana "Farmasi'de yapabiliriz aslında Didem, ne dersin?" dedi, "Olabilir." dedim ben de. Aynı akşam yattığımda, bir hesaptan "Farmasi danışmanı olmak ister misiniz?" diye bir DM geldi; şaşırdım ama tam olarak dikkatimi vermeden o akşam yattım uyudum. Ertesi sabah uyandığımda mesaja cevap verdim ve o kişi grubuna üye olduğumuz direktörümüzoldu, böylece ablam da ben de Farmasi üyesi olduk işte... :)


Bilmem inanır mısınız, ben böyle rastlantısal diyebileceğimiz gidişatlara ilgi duyuyorum aslında. Evet, vardır bir hayır, diyorum mesela. Mantıklı da geliyorsa, denemekle ne kaybedebilirim ki sonuçta... Ama öte yandan az biraz hala çevre unsurunun geniş olması gerektiğini de düşünmüyor değilim aslında.

İşte bu şartlar altında Ocak ayında Farmasi'ye üye oldum ve ilk siparişimi de geçtiğimiz pazar akşamı (09.02.2020) vermiş bulundum. Salı günü de elime ulaştı siparişlerim... Uzun zaman olmuş, meğersem özlemişim bu konumda olmayı; network marketing'den de çok, sipariş alıp sipariş vermeyi... 

Bilgi verebilecek olursam, ilk ay bu kadar sipariş vermeyi ben de beklemiyordum. Yukarıdaki kutu içerisindekiler, benim başlangıç paketi içeriğimdeki ürünlerin bir kısmı; diğer ürünler de ablam ile eniştemin verdiği siparişler. Alt resimde de kendim için aldığım bir ürün ve indirimli krem+sıvı sabun ürünlerim ile, başlangıç paketimin içeriğinden iki ürün var. Neyse bunlardan bahsedeceğim bu yazımda biraz da işte...



Netice olarak hayatımda neler oluyor bitiyor yazıyorum ya, bunu da yazabilirim dedim işte. Hatırlıyorum, Oriflame Satış Danışmanlığını yaparken de böyle yazılar yazıyordum. Umalım ki bu sefer daha da başarılı olayım, bu tarz yazılarımın devamı gelsin yine... :)

Öncelikle üyelik ücretsiz idi, sadece Farmasi sitesinden bana gönderilen link üzerinden bir form doldurdum o kadar. Yeri gelmişken kendi bloğumda kendi reklamımı yapayım; siz de benim ekibime ve bize katılmak isterseniz, ekibimin çekiliş fırsatlarına da katılmak isterseniz buradaki formu doldurabilirsiniz ve bana mail adresim üzerinden de ulaşıp detaylı bilgi alabilirsiniz. :) Satış benim işim, evden çalışmak istiyorum diyen herkesin yapabileceği bir şey; çok küçük bir geliriniz varsa, daha da kolay üstelik... 


Çok küçük bir geliriniz varsa dememin sebebi, ürünleri alırken kredi kartı veyahut kapıda ödeme seçenekleriyle çalışıyor Farmasi. Dediğim sadece bu sebepten aslında... Ben kendi biriktirdiğim paralar üzerinden alışveriş yaptım bu ay için; hem evimizin ve kendimin ihtiyacı olan ürünleri indirimli aldım, hem de çevremin desteğiyle az biraz kar katarak biraz olsun yapabileceğimi hissettim aslında.

Üstteki gördüğünüz ürünlerin hepsini 259 TL'ye aldım, içinde bir de hediyem oldu 180 Tl'yi geçtiğim için tabii ki. Farmasi yeni başlayanlar için, bir kerelik ilk siparişlerine ekleyebilecekleri Başlangıç Paketi fırsatını hazırlamış, 65 TL değerinde; biri kişisel bakım paketi, diğeri temizlik paketi. Ben Temizlik paketini tercih ettim...

 İçeriğinde; 
1 adet ruj,
1 adet genel temizleyici ürünü
1 adet at kestanesi kremi
1 adet sarımsaklı şampuan
1 adet diş macunu
1 adet BB Krem
1 adet siyah maske ürünü
1 adet beyazlatıcı krem bulunmakta idi...

Bunun haricinde kendime aldığım bir adet ürünüm üst resimde de görünen yeşil renkli yüz temizleme jeli oldu, hediyem de bu ay için parfüm idi. Neyse ki onun kokusunu da beğendim... Aslına bakılırsa, güzel buldum bu işi de şimdilik. Sadece kendi ürünlerini de indirimli alsan yeter, neticede kişisel bakım ürünleri kullanmak toplum içine çıktıkça ve kendine saygını da sevgini de var etmeyi devam ettirdikçe daimi bir konu değil mi! :))

Bu ay için indirimli aldığım ürüne gelince, üstte bahsettiğim gibi Sıvı sabun ve el kremi setleri belirli bir fiyatı doldurduğum için indirimde idi, ben de Argan Oil serisinden ikili ürün aldım. 14.99 TL idi... Bize pek uygun geldi... Kutu içeriğindeki ürünleri de deneyecek çevreme önereceğim, bakarsınız burada da yazarım diyorum işte. :)

Farmasi'li olmadan önce, kremlerini kullanıyorduk; bizde sadece biberli balsam kremi ile at kestaneli kremi vardı misal. İki krem de kendi alanlarında ağrı kesici etkili kremler, faydasını da görmekteyiz hala. Bir de diş macunlarını kullandık dönem dönem, yani o kadar da yabancı sayılmayız diye giriştik işte. Ablam şampuanını Farmasi'den aldı, eniştem parfümünü; anneme başlangıç paketinden temizlik ürünü ve rujunu deneme, babama da kremi ve sıvı sabununu deneme fırsatı oluştu... Derken biz böyle böyle Farmasi'li olduk şimdi işte... Hayırlısı olsun inşallah...


O zaman son olarak; :)

Siz de Farmasi'li olmak, kendi ürünlerinizi indirimli almak ve/veya indirimli alıp katalog fiyatı ile kazançlı satmayı tercih ederseniz; bana e-mail adresimden ulaşabilirsiniz veyahut bu yazımın altına yorumlarınızı da yazabilirsiniz... Benim ekibime katılmak isterseniz, dediğim gibi bu formu doldurmanız gerekiyor öncelikle.

Bakalım Farmasi'li olmak ayrıcalık mı olacak, yoksa yine "Kapasite Meselesi Bazı Şeyler" diyecek miyim! :) Beraber görelim ne dersiniz?

Takipte kalın diyorum, ben inşallah bu yazımla ve devam yazılarımla yeniden buralarda olmayı sürdüreceğim. Sevgilerimle, bir başka yazımda görüşmek üzere; Esen Kalın... =)


8 Şubat 2020 Cumartesi

Gece Kuşu'ndan Notlar #5 - Soğuklar Ve Yeniden Evimizdeyiz

Bir süredir Gece Kuşu konumunda olmuyor, bu saatlerde yazı yazma gereği duymuyordum ki; uyumakta yeniden zorlanalı, bir "sık uyanmalı gece" daha geçireceğimi düşünerek yatağımda vakit geçirme uğraşlarımda üçüncü gecem bu. Sebebi soğuklar ve soğuklar sebepli yine bacaklarımın şiddetlenen gece kasılmaları. Umarım çabuk geçer bu kasılma durumları da. Allahın izniyle toparlanırım yeniden en kısa zamanda... :)


Saat 02:57, bu akşam geç ısındım ve dün gecemin halinden sonra ısınmadan da yatmamaya uğraş verdim ki zorluk olmasın... Dün de bu saatlerde uyanık ama artık halsizlikten baygın düşmek üzereydim. Yattıktan sonra gayet uzun sürelerde üç defa uyuma girişiminde bulundum ve hep olumsuz sonuçla karşılaştım ki, vakit geçirmek için de en son buraya yazmayı uygun gördüm yine. Yazarken de sakin kalabiliyorum zira ama dün devam da edemedim sonrasında. Daha iyi olabilseydim, biraz olsun bu geceki gibi mesela; bu yazı dünden beri burada duruyor olabilirdi mesela... 

Uyumak isteyip de uyuyamamak, uyumaman gerektiğinde uyuma haline geçişe odaklanmak; aynı derecede kendince farklı olguları bulunan durumlar. Ama iki durumda da bir yokluğa duyulan özlem söz konusu. Benim halim ise hem sağlıklı uykuya hem de sıcaklara duyulan bir özlem şu günlerde... :)

**

Sonuç olarak uyuyamıyorum ya yine, bu yazı başlığı altında saçmalama hakkımı kullanmak istiyorum bu gece. 

Aklımda şu saatte yaptıklarım ve yapamadıklarım var misal. Geceden plan yapabilenlerden oldum şükür ki, uyuyamaz halde de en iyi uyumaya motive eden olgu aslında kendisi. Her ne kadar durumum farklı da olsa, uyumayı zor görsem de,  uyuyup uyanmayı düşünüyorum böyle olduğunda yine de. Buna odaklanmam daha çabuk uykuya götürür mü beni, göreceğiz yeniden! :)

*** 

Elimde bir süredir el işlerim sebepli okumayı bitiremediğim "Ben Kirke" kitabı vardı, biten gün itibariyle bitti de; hikaye garip, değişken ve beklenmedik gidişatlarla sonunda sardı beni neyse ki. Üç gündür bitirme uğraşlarım sonuç verdi; üç gün öncesi kaldığım yerden devraldım kararlılıkla (100.sayfadan), günlük 100er sayfa okuyarak bitirdim gitti. Elimdeki örgü siparişlerimi bahanem bilip, gereğinden fazla hikâyeyi beklettiğime de pişman olmadım neyse ki; yani anlatım ve konu güzeldi, elimde sürüneceğine başka kitap almış olsaydım dedirtmedi... :)

Kitap Antik Yunan tanrılarından bahsediyor, özellikle bu tanrılardan biri olan Helios'un cadı kızı Kirke'den. Aieaie'nin cadısı diyorlar ona, başlarda sıklıkla cadı olup olmadığına ikna olmaya uğraşıyorsunuz ama neyse ki kanıtlıyor Kirke kendisini... Bir efsaneyi efsane sahibinin kendisinin dilinden okumak da güzeldi doğrusu. Öte yandan, bildiğimden de ötesi varmış Yunan mitolojisine dair. Ben kadar bilmediğinizi düşünüyorsanız, okuyup beğeneceğinize inanıyorum... :)

Yeni evimize okuyup bitirdiğim ilk kitabım, Ben Kirke oldu yani. Nice kitaplar okuyayım, nice anılar biriktirelim inşallah...

Bir türlü bu bloğuma dahi yazmaya dönememiştim hala ama küçüklü büyüklü haberlerle geldim işte. Yazamamış olma sebebimi değişimler silsilesine bağlıyorum tabii ki de...


** Yeniden Evimizdeyiz...

11 Ocak 2020'den beri yeni evimize taşınmış ama o zamandan beri ablamlarda kalıyor haldeydik. Gündüzleri yeni evin yerleşme işlemlerini halletmeye çalışıyordu annem ve babam. Onlar gündüzleri yeni evin yerleşmesi ile uğraşıyordu, akşamları hep beraber ablamlarda takılıyor ve yatıyorduk. Derken o günler de geçti gitti işte... Yanımıza beraber ablam eniştem ve Kağanım ile geçirdiğimiz güzel anlar kar kaldı, bir de ister istemez bir arada yaşamaya alışmış olduğumuzu farketmemiz. Ama her şeyin bir sonu var tabi; ev ev üstüne olmuyor, arada böyle değişiklik olması da yeterli... :)

4 Şubat'tan beri yeniden kendi evimizdeyiz. Kalmak üzere de taşınabildik nihayet işte. :) Asansörün girişten olmaması sebebiyle değiştirdiğimiz diğer eve dönmemiş olmak dokunmadı üstelik bana. Ben eve geçince aksi olur diye ummuşu meğer. 4 Şubat akşamı evimize geldiğimden beri, sanki bunu hep olacakmış da zamanı gelmiş gibi kolay sindirdiğimi farkediyorum. Oysa en beklenmediğimiz zamanda oldu olanlar, çok şükür ki. Tıpkı "Hayatta en güzel şeyler hiç beklemediğiniz anda gerçekleşir. Bu, hayatın sen bakarken soyunamıyorum deme şeklidir." dedikleri gibi! Hayat bize 2020 adına sürprizlerle başladı, hepimiz için sürprizler ve içe sinesi güzelliklerle hayırlı şekilde devam etsin inşallah... :)

****

Yeni evimizin hem her ilkine önem ve özen gösteresim, hem de bir o kadar oluruna bırakasım var gidişatları. Misal az kitap okuyorum, vardır bir hayır diyorum; gelir zamanı. Ama yazı yazmıyorum diye düşündüğümde, bugün yazmalı ve içimi dökmeliyim ama nasıl?

Günler bu ara kendi yoğunluğu ile geçip gidiyor öyle işte...

****

Haftaya eve geldiğimizin ertesi günü yine bir diş randevum ile devam ettik. Aynı gün E-kpss'ye de kayıt oldum. Hayırlı uğurlu olur inşallah, yaklaşık iki senenin ardından ders çalışmak biraz zor gelecek ama yapamaz da değilm. Eskiden "memur olmayı düşünmüyorum" diyen ben, şartlara göre durum değerlendirmeyi iyi öğrendiğimi düşünmeye başladım. Gece gece bile olurunu olmazını değil, her gidişatta bir yöntem bulabileceğime inancımı düşünüyorum. Şükür... Hayırlısı olsun hepimiz adına. :)

***

Son olarak bu yazım adına, yeni evimizde ev interneti yok ve belki de bu sebepten uzaklaştım buralardan demeye kalkma gayretinde hissediyorum kendimi ama alakası da yok... Günü gelince yine kaldığım yerden, bu yazıda da olduğu gibi devam ediyor olacağım bloğumda... :) 2 senedir sene başlarında az yazıyor halde başlıyorum, hayır olsun inşallah.

Bir dahaki sefere yazana dek, çok okumak çok yazmak ve depoladığım diz film arşivinden çok izlemek istiyorum. Kısa zamanda görüşelim yine; mucizeler de var, çabayla gayretin meyvesini yemek de. 

Nasip İşte... :) Görüşmek üzere. Gece Kuşu'ndan selam ve sevgilerimle...